Dünyanın En Büyük Mafyası Yakuzalar
Cahil Uzman yazdı. 14 Haziran 2020 1.178 okunma
Dünyanın en büyük mafyası Yakuzalar ilginç adetleri, Japon kültürüne olan düşkünlükleri, karışmış oldukları haraçtan seks ticaretine kadar pek çok konuda faaliyet gösteren ancak kendi içlerinde adete askeri bir hiyerarşiye sahip olan grup olarak bilinmektedir. Son yıllarda hakkında pek çok yayın yapılmasına rağmen günümüzde hâlâ Japonya’nın detaylı olarak bilinmeyen örgütü olarak faaliyetlerini sürdürüyor.
150 Bine Yakın Üyeye Sahip
Yakuzalar için en önemli özellik kurmuş oldukları sistemde çok büyük bir destek ve üye sayısına sahip olmaları. Örgütün o kadar geniş bir ağı bulunuyor ki tam sayıyı kestirebilmek oldukça güç, ancak uzmanların görüşlerine göre Yakuzalar’ın sayısı olarak en az 80 bin olmak üzere ortalama 150 bin civarında üyesi olduğu söyleniyor.
Sıkı Hiyerarşi Örgütlenmesi
Yakuzalar içinde sıkı hiyerarşi uygulandığından gruba dahil olmuş bir kişi en alt kademeden görevlerine başlıyor. Bu kişiler kendi aralarında “Kyodai” yani kardeş diye hitap ediyorlar ancak daha üst düzey yöneticilere “Oyabun” diye seslenilmek zorunda. Ayrıca örgütün ismi de eski bir Japon kart oyunundaki 8 – 9 -3 sayılarından geliyor. Bu sayılar ise oyunda kaybetmek anlamı taşıyor.
Örgütün Kanlı İlişkileri
Yakuzaların faaliyet alanları tek bir alanla değil, zamana bağlı olarak pek çok alanda kendilerini göstermeleri ile geniş bir yelpazede değerlendiriliyor. Yakın zamanda ABD tarafından tüm malvarlıkları dondurulan Yakuza’nın, ABD verilerine göre; silah kaçakçılığı, köle ticareti, fuhuş, uyuşturucu, kara para aklama, suikast, tefecilik gibi tüm yasa dışı işlerle uğraştıkları ifade ediliyor. Aynı zamanda daha fazla çıkar sağlamak için haraç ya da şantaj gibi işlemler de yapan Yakuza, zamanında Japon devleti tarafından sona erdirilmek istenmiş ve büyük bir darbe yemiş olmasına rağmen kısa sürede kendisini toplayarak gücünü günümüzde de sürdürür konumda olmuştur.
Vücutlarını Kaplayan Dövmeler
Gerçek Yakuza üyelerinin neredeyse tüm vücutlarını kaplayan dövmeler bulunmaktadır. Bu kadim Japon kültürüne bir gönderme anlamı içermektedir. Japon kültüründe İrezumi olarak bilinen ve vücudun baştan aşağıya dövme ile kaplanması, Yakuza üyeleri için kendilerini hem ayırt edici özellik gösteriyor hem de sıkı bağlılıklarının bir ifadesi oluyor. Ayrıca Yakuzaların vücutlarına yaptıkları dövmelerin de anlamları konumlarını ve kişiliklerini de ifade ediyor.
Caydırıcı Bir Ceza Yöntemi: Parmak Kesme
Yakuza üyelerinin büyük hatalar yaptıklarında, kendi içlerinde disiplin sağlamaları için parmak kesme yöntemi bulunuyor. Bunun gerçekleşmesi ise hata yapan üyenin tamamen rızasıyla gerçekleşiyor. Çünkü aksi takdirde bir Yakuza için çok aşağılayıcı olacak dayak yemeyi göze almak zorunda kalacaktır. Ancak serçe parmağının kesilmesi ile aşağılanmaya uğramaktan kurtulduğunu düşünen üye, bu durumda parmağının kesilmesine onay veriyor. Daha sonra kesilen serçe parmak ise Oyabun’a bir paket ile gönderiliyor ve kişinin hatası affedilmiş oluyor. Ancak bu işlem sadece serçe parmak için uygulanıyor ve bu durumda da bir Yakuza’nın hata yapması sadece iki ile sınırlı kalıyor.
Köklü Geçmişe Sahip
Yakuza tarihi olarak 1600’lü yıllara kadar götürülebilmektedir. Kendilerini günümüzde de samuray olarak adlandıran Yakuzalar, aslında kendi ifadeleri ile adaleti sağladıklarını öne sürülüyorlar. Samurayların yanında yine o dönemlerde kendi adaletlerini sağlamak için çıkmış olan Kabuki – Mono’ların da devamı olduklarını söyleyen Yakuzalar bu sayede kendilerine geniş kesimlerce yer edinebiliyorlar. II. Dünya Savaşı yıllarında örneğin 200 bin polis bulunmasına karşılık 100 bine yakın Yakuza bulunuyordu.
Politikayı İhmal Etmiyor
Yakuzaların bu kadar kirli işler yürütmeleri sonucunda kaçınılmaz olarak politik ilişkileri de oldukça geniş bir ağda yürütülmektedir. Pek çok suç örgütü gibi Yakuzalar da kendilerini ideolojik olarak sağ görüşte konumlandırıyorlar ve yapmış oldukları tüm illegal işlere rağmen asıl amaçlarının Japonya’nın her durumda menfaatini savunmak olduklarını öne sürüyorlar. Soğuk Savaş yıllarında Japonya’da yaygınlaşmaya başlayan sol görüşler ile mücadele eden Yakuzalar, bu dönemde hükümetin gizli destekleri sayesinde de daha büyük kesimlere ulaşıyorlar. Özellikle CIA’nin de desteklediği söylenen Yakuzalar bu yardımlar sayesinde suç örgütlerini çok daha fazla geniş bir alana yaymayı başarıyorlar. Örgüt günümüzde de lobicilik faaliyetlerine devam ediyor ve yakın zamanda yaşanan tsunami faciasında bölgeye devletten bile önce yardım götürerek popülist söylemlerini sürdürmeye devam ediyor. Devletin ise çoğu zaman örgütün yapmış olduklarına göz yumduğu ifade ediliyor.