Ferhan Şensoy'un Hayatı, Sanatı ve Hakkında Bilinmeyenler

Minik Tospik yazdı. 10 Eylül 2021 316 okunma

‘Usta’ kolaylıkla söylense de kolaylıkla olunmaz… Çok emek sarf etmek gerekir, çok yol kat etmek gerekir, çok zorluk çekmek gerekir. Hatta usta olduktan sonrası bile kolay değildir, çok sorumluluk almak gerekir. Haliyle ölüm her faninin başına gelirken ölmemek sadece ustalara özgüdür. Geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden ‘usta’ sanatçı Ferhan Şensoy da kaleme aldığı eserler, yönettiği ve oynadığı oyunlar, yaptığı dekorlar ve müziklerle, geçirdiği zorlu ama başarılı senelerle Türk tiyatrosuna katkılar sağlamıştır. Tüm bunları anlatmaya kelam, yazmaya kalem yetmez ancak gelecek nesillerin tiyatrocuları, yönetmenleri ve sanatçılarına örnek olması adına usta sanatçının hayatından önemli detayları derledik…

1. İlk Yılları

26 Şubat 1951 tarihinde, ilkokul öğretmeni Müjgan Şensoy ve aynı zamanda Çarşamba Belediye Başkanı olan tüccar Yusuf Cemil Şensoy’un ilk çocuğu olarak Samsun kentinin Çarşamba ilçesinde doğmuştur. Ferhan Şensoy iki yaşındayken önce kız kardeşi Ragıbe, ardından beş yaşlarındayken ise erkek kardeşi Ahmet Vildan dünyaya gelmiştir. Okul çağına geldiğinde ailesinin okul tercihi kendi şehirlerinden Gazi Osman Paşa İlkokulu olmuştur. Daha sonra 1961 senesinde Galatasaray Lisesi’ne girip orada kısa süre eğitim aldıysa da eğitiminin bu kademesini yine memleketi Çarşamba’da 1970’te bitirmiştir.

Ayrıca Haluk Levent Kimdir? Hayatı, Eğitimi ve Ailesi adlı yazımıza göz atın!

2. Sanatının Bebek Adımları

Ferhan Şensoy’un şiirleri ve öyküleri ilk defa 1969’da henüz lise öğrencisiyken Soyut ve Yeni Ufuklar dergilerinde yer almıştır. Bu erken tanınırlığın hemen ardından Şensoy tarafından yazılan skeçler ilk defa Devekuşu Kabare’de, 1970 senesinde oynanmaya başlamıştır. Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’nde Yüksek Mimarlık Bölümü’ndeki eğitimine devam ederken aynı zamanda Yeni Ufuklar dergisinde öyküleri de yayınlanmaya devam etmiştir. Bu sırada Şensoy, ‘Je M’en Fous Bilade’ adlı yarısı Fransızca yarısı Türkçe olan oyununu yazmış ve bizzat kendisinin kurduğu ‘Galatasaray Oyuncuları’ amatör toplulukla beraber Haldun Taner liderliğinde Devekuşu Kabare Tiyatro’sunun salonunda oyunun provalarını yapmıştır. Ortaya çıkan eser, Galatasaray’ın Fenerbahçe tesislerinde akşam yemeği sırasında sergilenmiştir.

3. Sanatının Profesyoneli Ferhan Şensoy

Takvimler 1971’i gösterdiğinde Ayfer Feray Tiyatrosu’nda, ‘Grup Oyuncuları’ ile profesyonel oyunculuğa adım atmıştı. Şensoy, profesyonel olarak ilk yönetmenlik deneyimini ise Paravana Kabare tarafından sergilenen ‘Güm Güm Güm’ isimli İsmet Künay imzalı oyunda yaşamıştır. Bulunduğu yer ve imkânların ötesine ulaşmak isteyen usta oyuncu 1972 senesinde Fransa’ya gitmiş ve uluslararası tiyatro öğrenimine Strazburg’da bulunan Ecole Superieure d’Art Dramatique isimli okulda başlamıştır.

4. Ferhan Şensoy’un Uluslararası Sesi…

1973 yılında, aynı zamanda yönetmen Jerome Savary’nin asistanlığını da üstlendiği ‘Magic Circus- De Moise A Mao’ adlı oyunda oynamıştır. Öte yandan Ferhan Şensoy, hemen hemen yakın zamanlarda, ilk oyun denemesi olan ‘Güle Güle Godot’yu Fransızca olarak ‘Godot Go Home’ adıyla yazmıştır. Fransızca kolaj halinde oluşturulan oyun ‘Proche- Orient Lointain’i Fransızca’ya çevirmiş ve bu çeviri esnasında Fazıl Hüsnü Dağlarca, Nazım Hikmet ve Yunus Emre gibi usta Türk yazarların metinlerinden de yararlanmıştır.

5. Yurda Geri Dönüş

Türkiye’ye döndükten sonra, 1976 yılında Ali Poyrazoğlu Tiyatrosu’nda yazarlığını da üstlendiği ‘Dur Konuşma Sus Söyleme’ isimli oyunda rol alan Ferhan Şensoy, aynı süreçte Türk Yazarları Tiyatrosu’nda yönetmenlik ve oyunculuk yapmıştır. Aynı yıl, ilk televizyon skeçlerini yazmaya başlamış ve Ali Poyrazoğlu ile beraber rol aldığı bu skeçlerde garson rolüyle ilk defa ekranlara çıkmıştır.

Diğer ilki, ‘ilk’ kitabı ‘Kazancı Yokuşu’nun 1977’de yayınlanmasının ardından Şensoy, yönetmenliğini Temel Gürsu’nun üstlendiği ‘Kızını Dövmeyen Dizini Döver’ ile ilk defa film çalışması yapmıştır. Ertesi yıl, 1978’de, Mete İnselel ile birlikte ‘Anyamanya Kumpanya Tiyatrosu’nu kurmuş ve kendi eseri olan ‘İdi Amin Avantadan Lavanta’ isimli oyunda hem rol almış hem de yönetmenliğini yapmıştır.

6. Sanata Devam…

Televizyon için kaleme aldığı ‘Bizim Sınıf’ dizisinin ikinci bölümünün ardından öğretmenlerin manevi şahsiyetini teyzif ettiği gerekçesiyle yasaklanmasıyla Şensoy’un oyuncu olarak yer aldığı ‘Giyim Kuşam Dünyası’ ve ‘Evdekiler’ dizileri de tamamlanmadan yayından kaldırılmıştır. Bu talihsizliklerden sonra Ferhan Şensoy, Anyamanya Kumpanya’dan da ayrılarak oyunculuğa Ayfer Feray Tiyatrosu’nda devam etmiştir.

‘Dedikodu Şov’ adlı kabare gösterisini, Perran Kutman, Adile Naşit, Sevda Karaca, Pakize Suda ve İstanbul Gelişim Orkestrası ile Stardust Gece Kulübü’nde sahneleyen usta sanatçı, yine aynı kulüpte Arda Uskan’ın yazdığı, Fuat Güner’in müziklerini bestelediği ‘Kukla ve Kuklacı Kabare’ şovunda rol almıştır.

7. O Artık Bir ‘USTA’

14 Mart 1980 tarihinde Harbiye, Yapı Endüstri Merkezi’nde ilk defa perdelerini açan ve elliyi geçkin oyunun oynandığı ‘Ortaoyuncular’ bünyesinde, ‘Nöbetçi Oyuncular’ isimli gençlik grubu kurmuş ve yeni tiyatrocuların yetiştirilmesine katkıda bulunmuştur. Yazmak, oynamak ve yönetmekle yetinmeyen Şensoy, ‘Şahları Da Vururlar’ adlı oyunda yönetmenlik ve oyunculuğun yanı sıra Fuat Güner ile oyunun müziklerini de yapmıştır. Bu başarılarıyla ‘Avni Dilligil Jüri Özel Ödülü’ ve Dergi-13’ün ‘En Başarılı Oyun Ödülü’ne layık görülmüştür.

Şahları Da Vururlar oyununun gösterimleri devam ederken 1981 senesinde, eser Ortaoyuncular Yayınları’nın ilk kitabı olarak yayınlanmıştır. Aynı yıl, Küçük Sahne’nin 30.yılı vesilesiyle Mücap Ofluoğlu ve Suzan Oftan Ortaoyuncular tarafından misafir edilerek Aleksıev Arbuzov’un Eski Moda Komedya’sını oynamışlardır. Ofluoğlu’nun sahneye koyduğu bu oyunun dekorunu üstlenen Ferhan Şensoy, performansıyla Tiyatro-81’in ‘En İyi Erkek Oyuncu Ödülü’nü kazanmıştır.

1983 senesinde, Harbiye Orduevi’nde askere alınmış ve Çorlu’nun Ulaş Köyü’ne asker olarak gitmiştir.

8. Durmak Yok, Yola Devam

Askerden dönmesinin ardından üretmeye ve hali hazırda ürettiklerini sergilemeye devam eden Ferhan Şensoy, 1984’te kendi kaleme aldığı ‘Köşedönücü’ isimli TV dizisinde oynamış ve yeniden hem yazıp hem yönetmenliğini ve müziğini yaptığı ‘Hayrola Karyola’ oyununda Nurhan Damcıoğlu ile sahneyi paylaşmıştır.

1985’te Aristophanes’in ‘Eşek Arıları’nı yeniden yazan ve ‘Çehov’lardan Bir Demet’i sahneye koyan Şensoy, 1986 senesinde yayınlanan ‘Gündeste’ kitabından sonra Karl Valentin’in hayatından ve skeçlerinden esinlenerek yazıp yönettiği ‘İçinden Tramvay Geçen Şarkı’ isimli oyunda sahneyi Hümeyra ve Grup Gündoğarken ile paylaşmıştır. 

9. Ustalığa Hapis De Dahil!

Gerici kesimin tepkisini çeken Ferhan Şensoy’un kendi yazıp yönettiği ‘Mızır Müzikali’nin 77. gösterisinin ardından, 7 Şubat 1987 gecesi Şan Tiyatro’su şüpheli biçimde yanmıştır. Derya Baykal, Bülent Kayabaş, Tarık Pabuççuoğlu, Sevil Üstekin ve Grup Lokomotif’in sahne aldığı oyun dolayısıyla Şensoy mahkemeye verilmiş ve 21 gün hapis cezasına çarptırılmıştır.

Böylelikle son bulan Mızır Müzikali’nin ardından, tek kişilik gösterisi ‘Ferhangi Şeyler’de rol alan Ferhan Şensoy, aynı dönemde yazıp yönettiği ‘Varsayalım İsmail’ isimli TV dizisindeki performansı sayesinde Nokta’nın ‘Doruktakiler Ödülü’ne layık görülmüştür. Hemen ardından 1988 senesinde, Şensoy’a ‘Ulvi Uraz’ ve ‘Sanat Kurumu Ödülü’nü kazandıran ‘İstanbul’u Satıyorum’ isimli oyunu yeniden kaleme almış ve oyunun müziklerini yapmıştır.

10. Aşk Da Sanata…

Erol Günaydın ve Münir Özkul’un katılımıyla aynı oyun Ortaoyuncular’da oynanmış ve yönetmenliğini Ferhan Şensoy üstlenmiştir. Ardından İstanbul Şehir Tiyatro’sunda, Haldun Taner’in ‘Keşanlı Ali Destan’ını sahneye koyan usta sanatçı, yine aynı sene Anca Visdei’nin ‘Don Juan İle Madonna’ oyununu Fransızca’dan çevirmiştir. Aynı dönemde sahne arkadaşı Derya Baykal ile hayatını birleştiren Şensoy’un, ‘Düşbükü’ isimli kitabı da yayınlanmıştır.

11. ‘Kavuk’lu Ferhan Şensoy

1988 senesinde yazdığı ‘Soyut Padişah’ isimli oyunda 1989 senesinde rol almıştır. Bu sırada Ferhangi Şeyler ve İstanbul’u Satıyorum oyunlarının gösterimleri devam ederken Şensoy, Avni Dilligil, İsmail Dümbüllü, Nasreddin Hoca Mizah, Kültür Bakanlığı Jüri Özel ve Heygirl Dergisi Yılın Oskarları gibi pek çok ödüle layık görülmüştür. Aynı sene, Kel Hasan Efendi’den günümüze dek ulaşan ‘Kavuk’u Münir Özkul’dan teslim almış, Tarihi Ses Operet’ini onarmış ve ‘Ses 1885’ ismiyle yeniden açmıştır.

12. İçinden Dalga Geçen Tiyatro

1994’te, kiraladığı gemiyi yüzen tiyatroya çeviren ve ‘İçinden Dalga Geçen Tiyatro’ adını veren Şensoy, bu geminin salonunda hem yazıp hem müziklerini yaptığı ‘Seyircili Seyir Defteri’ isimli oyununda yönetmenlik yapmıştır. Ayrıca aynı geminin 2. Katında bulunan barda, gece 12’den sonra Kırkambar- Gece Tiyatrosu kabare gösterisini sergilemiştir. Kuruçeşme’de perdesini açan, ardından demir alarak Fenerbahçe’ye kadar giden bu gemi tiyatrosu Şensoy’a ‘İsmail Dümbüllü Ödülü’nü kazandırmıştır.

13. Aynı Oyunu 1350 Kez Sergilemek

Ferhan Şensoy 1999’da eşi Derya Baykal için ‘Şu An Mutfaktayım’ isimli tek kişilik oyunu yazmış ve aynı senenin haziran ayında ‘Ayın İletişimcisi Ödülü’nü kazanmıştır. Bu esnada Ferhangi Şeyler oyunu Magosa, Londra, New York, Washington, Toronto ve Montreal gibi pek çok dünya şehrinde sergilenerek 1350 gösterime ulaşmıştır.

14. Kızları Da O’nun Yolunda…

2001 senesinde, Ortaoyuncular’da sahneye koyduğu, kızları Derya Şensoy ve Müjgan Ferhan Şensoy’un profesyonel olarak oyunculuğa başladığı ‘Sahibinden Satılık Birinci El Ortaoyunu’ isimli oyunu yazan ve yöneten usta sanatçı, aynı zamanda dekoru da tamamen kendisi tasarlamıştır. Bu oyunuyla ‘Avni Dilligil En İyi Yazar Ödülü’ne layık görülmüştür.

Ayrıca Türkiye’de Pandemi Sürecinde Covid Nedeniyle Hayatını Kaybeden Tanınmış Kişiler adlı yazımıza göz atabilirsiniz!

15. Ferhan Şensoy’un Özel Hayatı

Daha önce de belirttiğimiz gibi usta sanatçı 1980 senesinde, kendisi gibi oyuncu olan Derya Baykal ile hayatını birleştirmiştir. Bu evlilikten 1989 senesinde kendi ismini alan Müjgan Ferhan Şensoy ve 1990 senesinde eşinin ismini alan Neriman Derya Şensoy isimli iki kızı olmuştur. Çiftin evlilikleri 2004 senesinde bitse de dostlukları hiçbir zaman sona ermemiştir, ta ki 31 Ağustos 2021’e kadar… Ferhan Şensoy, 2 Temmuz 2021’de iç kanama sebebiyle hastaneye yatırılmış ve o günden beri tedavi gördüğü İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde 31 Ağustos 2021 günü, 70 yaşında gözlerini yummuştur.