Namık Kemal'e Ait, İlk Edebi Romanımız İntibah'ın Analizi

Cahil Uzman yazdı. 18 Aralık 2020 807 okunma

Bu yazımda ilk edebi romanımız olan İntibah’ı inceleyeceğim. İlk psikolojik romanımız Eylül'ü incelediğim yazımızda da belirttiğim gibi edebiyatımızda ilkler oldukça fazladır.

Pek çok edebi tür edebiyatımıza Tanzimat’la birlikte girmiştir. Roman da bu türlerdendir. Divan Edebiyatı’nda nesir yok denecek kadar azdır. O dönemde romanın yerini mesneviler tutuyordu. İşte, Tanzimat’la birlikte edebiyatımız romanla da tanışmış oldu.

İntibah romanının yazarı Namık Kemal kimdir?

📖 1840- 1888 yılları arasında yaşamıştır.

📖 Namık Kemal, vatan ve hürriyet şairi olarak tanındı.

📖  “Sanat, toplum içindir.” Düşüncesine sahip olan sanatçı yazdıklarıyla toplumu aydınlatmak, topluma bir şeyler öğretmek istemiştir.

📖 Nesir türündeki eserlerde kullandığı dil şiirlerinde kullandığı dile nazaran daha sadedir. Seci(düz yazı kafiyesi)leri kullandığı nesirlerinde dili ağır olmasına rağmen okuyanı harekete geçirecek bir hitabet havası sezilir.

📖 Türkçenin kurallarını eksiksiz düzenlemek, halkın kullandığı kelimeleri benimsemek, dili oluşturan öğelerin yazım ve anlam bakımından olgunluğa erişmesini sağlamak, dili sanatlı söyleyişin baskısından kurtarmak amacını taşır.

📖 Romanlarında aile kurumu ile çocuk eğitimi ve tarih konusunu işlemiştir. İlk tarihi romanımız olan CEZMİ’yi de yazmıştır. Bir başka yazımda ondan da bahsedeceğim.

📖 Romanlarını “sosyal fayda” sağlamak amacıyla yazmıştır. Eserlerinde kahramanlar tek yönlüdür. İyiler çok iyi, kötüler çok kötüdür.

📖 Romanları teknik açıdan kusurludur. Romanlarında sanatkarane(edebi) bir dil kullanmıştır.

📖 Romantizm akımından etkilenmiştir.

📖 “Hürriyet”, “İbret” gibi gazeteleri çıkarmıştır.

İntibah romanı nasıl yazıldı? Yazıldığı dönemin özellikleri nelerdir?

Namık Kemal, İntibah’ı Kıbrıs’ın Magosa zindanlarında yazmıştır. II. Abdülhamit’in, memleketi koyu bir istibdatla(baskıyla) yönettiği, inlettiği o devirde basın müthiş bir sansüre tabi idi. Basılacak herhangi bir kitap matbaaya verilmeden önce Maarif Nezareti’nde( şimdiki Milli Eğitim Bakanlığı) sıkı bir sansürden geçirilir, dünyada Zillullah-i fi- alem Efendimize (Dünyada Tanrı’nın gölgesi- padişahlar kendilerini böyle sayarlardı.)  ve o’nun idaresine dokunur bir tarafı olmadığına iyice kanaat getirildikten sonra basılmasına izin verilirdi.

İşte, istibdat yönetimine karşı olan Namık Kemal’in “Son Pişmanlık” romanı da Maarif Nezareti’ndeki sansürden yaman bir tırpan yedi. Sansür, eserin kemirmedik tarafını bırakmadı. Evvela romanın adı değiştirildi. “Son Pişmanlık”, “İntibak- Sergüzeşt-i Ali Bey” oldu. Bazı yerleri değiştirildi. Daha garibi, basılacak olan kitabın üzerinde yazarının adının bulunmasına da müsaade edilmedi. 1876’da Vakit gazetesinde fasikül fasikül basılarak satışa çıkarılan bu ilk baskıda Namık Kemal’in adı yoktur.

İntibah(uyanma, uyanış), bundan sonra Maarif Nezareti’nden izin alınmaksızın yani kaçak olarak birkaç defa daha bastırıldı. Fakat, gerek ilk baskı gerekse ondan sonraki baskılar, baskı sırasında yazarın kontrol ve düzeltmesinden geçmediği için dizgi, yazım ve gramer yanlışlarıyla, hatta düşük cümlelerle doludur.

İntibah Romanının Kısa Özeti 

Ali Bey, zengin bir ailenin çocuğudur. İyi yetiştirilmiş bir genç olan Ali Bey, İstanbul’da Çamlıca’da gezerken Mahpeyker adlı kötü bir kadına tutulur. Annesi, Ali Bey’i bu kadından ayırmak için evine Dilaşup adlı cariyeyi alır. Terk edildiğini anlayan Mahpeyker, Ali Bey’den öç almak ister. Mahpeyker, Dilaşup’a iftira atarak Ali Bey’i öldürtmek ister. Dilaşup, Ali Bey’i ölümden kurtarır, ama kendisi ölür. Ali Bey de Mahpeyker’i öldürür ve hapse atılır. Ali Bey, hapisteyken ölür.

İntibah Romanının İncelemesi ve Analizi

📖 Roman İstanbul’da geçmektedir. O dönem romanlarında gördüğümüz ortak özellik olarak mekan; İstanbul’un o dönem bir gezi ve eğlence mekanı olan Çamlıca’da geçmektedir.

📖 Dil, akıcı; anlatım sadedir.

📖 Diyaloglar uzun, cümleler kısadır. Gözleme önem verilmiştir.

📖 Kahramanlar, toplumun her kesiminde karşılaşabileceğimiz türdendir.

📖 Yine o dönem romanlarında karşılaştığımız gibi, kahramanlar en sonda ölür, roman dramatik bir şekilde sonlanır.