Müziğin Zamansız Kahramanları; QUEEN

Fikir Mühendisi yazdı. 21 Ocak 2021 243 okunma

Öyle bir grup düşünün ki; kurulduğu 1970 yılından beri, ‘300 milyondan fazla’ albüm satmış, yıllar içinde müzikteki değişime karşı koymasını bilip, tarzını ve kalitesini koruyarak; genç, yaşlı fark etmeksizin herkes tarafından sevilmiş ve her dönem popülerliğini korumuş, hatta İngiltere’de ‘konser verdiği gün resmi tatil ilan edilen tek grup’ özelliğine sahip olsun! 1991’e kadar 15 şarkısı ile 22 ülkede müzik listelerinde birinci sıraya ve hatta Bohemian Rhapsody ile 2 kez birinci sıraya yerleşen QUEEN! Gelin Onlar’ı beraber tanıyalım!

‘Tüm Zamanların En İyi Solisti ’Kabul Edilen; Freddie MERCURY!

Freddie Mercury, birçok eleştirmen tarafından ‘tüm zamanların solisti’ olarak kabul edilir. O’nun sesi, çok ender görülen bir ses aralığına sahipti. Grup, vokalde Freedie Mercury, gitarda Brian May, basgitarda John Deacon ve davulda Roger Taylor tarafından Londra’da kuruldu. Queen, grup olarak son halini alıncaya kadar geçen zaman içerisinde, grup üyeleri farklı gruplarda müzik yaptılar. Grubun logosu sanat yüksek okulu mezunu Freddie Mercury tarafından, grup üyelerinin burçlarının sembollerinin (başak, yengeç ve 2 aslan) etrafında Q harfi ve üzerinde kanatlarını açmış bir kuş olarak tasarlandı.

İlk Single; ‘Keep Yourself Alive’, İlk Albüm; ‘Queen’!

1973 yılında ilk single’ları ‘Keep Yourself Alive’ sonrası, en büyük müzik yapım şirketlerinden biri olan EMI ile anlaşarak, ilk albümleri ‘Queen’i çıkardılar. Aynı isimli şarkıları radyolarda çalınmaya ve yerel konserler vermeye başlayınca, halk arasında tanınmaya başladılar. 1974’te ikinci albüm ‘Queen II’ listelerde 5 numaraya kadar çıktı! Hiç zaman geçirmeden - risk alarak - aynı yıl ‘Sheer Heart Attack’ albümünü çıkardılar ve albüm müzik listelerine girdi. Üçüncü albüm sonrası ise İngiltere’nin en önemli programı BBC’nin ‘Top of The Pops’a’ çıktılar ve canlı bir performans gerçekleştirdiler. Bu albümler sonrası, Amerika ve İngiltere’de turneye çıktılar ve tam bir konser grubu olduklarını ispatladılar.

‘A Night At The Opera’ ve ‘Bohemian Rhapsody’

Seneler 1975’i gösterdiğinde, efsane albüm ‘A Night At The Opera’ albümü müzik dükkânlarında yerini aldı. Albümden çıkan rock/opera tarzındaki ‘Bohemian Rhapsody’ müzik listelerinde ‘9 hafta 1 numara’da kaldı. Ve ‘Bohemian Rhapsody’ birçok eleştirmen ve müzik dergisi tarafından, ‘tüm zamanların en iyi şarkısı’ kabul edilmektedir. Henüz dinlemediyseniz, muhakkak bir şans verin ve dinleyin derim, Asla pişman olmayacaksınız! Şarkının yapım aşamasında, ‘single’ olarak çıkarılmasına çok karşı çıkan olmuştu ve 6 dakikalık uzun bir şarkıyı radyoların çalmayacağını düşünüyorlardı. Freddie Mercury ise -şarkıyı çalmamak şartıyla - bir arkadaşına verdi, arkadaşı şarkıyı radyoda günde 14 defa çaldı! Bu durum, albüm çıkmadan rekor sayıda kopya siparişi alınmasını sağladı. Albümde büyük hitler ‘Love Of My Life’ bence muhteşem bir aşk şarkısı, ‘I’m In Love With My Car’ ve ‘39’ hitleri de yer aldı. ‘A Day At The Races’ ise 1976’da çıktı ve bir numaraya yerleşti. ’News Of The World’ ise 1977 yılında, deneysel müziğe adım attıkları bir albüm oldu. Albümden çıkan ‘We will Rock You’ ve ‘We are The Champions’ çıktığı günden beri spor müsabakalarında taraftarların dillerine pelesenk oldu. Hata bu şarkılar - belki de farkında olmadan- çok fazla duyduğunuz için en iyi bildiğiniz Queen Şarkıları bile olabilirler!

Kayıt Stüdyoları Müze Haline Getirildi

1978 yılında, gözlerden uzak bir şekilde Montreux’deki Mountain stüdyolarında kayıt edilen ‘Jazz’ albümü ise ‘Bicycle Race , Fat Bottomed Girls, Don’t Stop me Now’ gibi efsanevi hitler çıkardı.Bu arada, grup üyeleri stüdyoyu o kadar beğenirler ki bu stüdyoyu satın alırlar. Bu stüdyoda, Freddie Mercury’nin ölümü sonrası çıkarılan ‘Made in Heaven’ albümü dahil bir çok albüm kayıt edilir. Freddie Mercury son vokal kayıtlarını da bu stüdyoda yapmıştır. Stüdyo 2013 yılında - orijinal hali korunarak- müze haline getirildi. Albümden çıkan ‘Bicycle Race ‘ single’ının klibinde, yüz çıplak kızın bisiklet yarışı yapması nedeniyle büyük tepkiler aldılar ve klip bir çok ülkede yasaklandı. Double olarak ‘Love Killers’ adında ‘ilk konser albümlerini yayınladılar. 1980 yılında ise önceki albümlere göre daha pop ve disko melodilerinin kullanıldığı ‘Game Amerika’ çıktı ve bu albüm, birçok ülkede 1 numaraya çıkan ‘Another Bites The Dust’ı barındırıyordu. Şarkı 7 milyon satışıyla ‘en fazla satılan single’ olmuştur. Fakat albümde ilk kez ‘synthesizers’ kullanılması, grubun fanatikleri tarafından büyük eleştiriye uğramalarına neden oldu. Aynı sene ‘Flash Gordon’ filminin müzikleri de piyasaya çıktı. Güney Amerika turnesine çıkan Queen kırılması zor bir rekora daha imza attı! Brezilya konserini tam 131000 kişi seyretti. Orada olmak vardı! ;)

Benzersiz Bas Melodileriyle ‘Under Pressure’

1981 yılında 10. yıllarını kutlamak için hazırladıkları, 17 şarkıdan oluşan ‘Greatest’ Albümü piyasaya çıktı ve büyük ilgi gördü.1982’de rock müzik tınılarından uzaklaşarak -pop albümü sayılabilecek- hayranlarını hayal kırıklığına uğratan, ‘Hot Space’ raflardaki yerini aldı. Oysaki bu tarz bir değişiklik, grubun işine yaradı ve daha geniş kitleler tarafından sevilmelerini sağladı. Ayrıca müziğe olan bakış açılarının ne kadar farklı ve değişik türlerden oluştuğunu kanıtladı. Albümden çıkan ve David Bowie ile beraber kayıt ettikleri benzersiz bass melodileri olan efsane şarkı ‘Under Pressure’ İngiltere’de 1 numara oldu. ‘Hot Space’ sonrası kendilerini yollarda buldular ve bu uzun turnelerde ne kadar ’iyi bir konser grubu’ olduklarını bir kez daha kanıtladılar. 1984’de tekrar rock köklerine döndükleri ve ilk kez CD formatında yayınlanan ‘The Works’ ile büyük başarı elde ettiler. Albümden çıkan ‘Radio Ga Ga’yı Roger Taylor küçük oğlunun radyoya bakarak çıkardığı tuhaf seslerden esinlenerek yazmıştı ve şarkı birçok ülkede zirveye ulaştı.

Orjinal Klibiyle Büyük Hit; ‘I Want to Break Free’

Tüm grup üyelerinin video klibinde kadın olarak göründükleri ve klibinin bir dönem yasaklandığı ‘I Want o Break Free’ büyük hit olmuştu. Albümden çıkan son single ‘Hammer to Fall with Brian May’ ile Queen, tarihinin en sert şarkılarından birine imza atıyor ve Queen’in eski günlere saygı duruşunda bulunuyordu. 1985 Londra’daki Wembley Stadyumu’nda Afrika’daki açlar yararına düzenlenen ‘Live Aid’ yardım konserleri, adeta Queen‘in gövde gösterisine dönüşmüştü ve bu konserde grup, en etkileyici performanslarından birini sergilemişti. Ve ikinci konser albümleri  ‘Live Magic’ piyasaya çıktı. Freddie Mercury, 1985 yılında kedisi Jerry’e ithaf ettiği solo albümü ‘Mr.Bad Guy’ı çıkardı. Pop disko dans melodileri taşıyan bu albümde yer alan ‘Living On My Own’un 1992 yılında yapılan remiksi, İngiltere listelerinde 1 numaraya çıktı. Highlander film müziğinin temalarından oluşan - 1986 yılında - ‘A Kind of Magic’ albümü piyasaya çıktı. Daha senfonik ve rock soundunda olan bu albümden; ‘One Vision, A Kind Of Magic, One Year Of Love ve Friends will be Friends, Who Wants To Live Forever’ gibi hitler çıktı. Albüm sonrası 3 efsane konser Wembley, Budapest ve son konseri olan Knobwort’te konser verdiler.

Freddie Mercury’nin Ölümü 1991; AIDS !

1987 yılında Freddie Mercury’ye AIDS teşhisi konuldu ve kendisi 1991 yılındaki ölümünden 24 saat öncesine kadar, bu durumu basından gizlemeye çalıştı. Hastalığının sadece grup elemanları ve yakın çevresi tarafından bilinmesini istemişti. Mercury 1988 yılında opera sanatçısı ‘Montserrat Cabelle’ ile birlikte ‘Barcelona’ adlı solo albümünü yayınladı. Queen 1989 yılında İngiltere, Avusturya, Hollanda ve İsviçre’de bir numaraya kadar çıkan ‘The Miracle’ albümünü yayınladı. Albümdeki bütün parçalar, grup üyelerinin ortak yaptıkları eserlerden oluşuyordu. Queen bu albümde progressive rock kökenlerine geri dönmüştür. ’I Want it All, Invisible Man, Miracle’ gibi liste başı olan şarkılar bu albümde yer alıyordu. Albümün kapağı grup elemanlarının yüzlerinin illustarsyon ve bilgisayar tekniğiyle birleştirilmesiyle ortaya çıkmıştır. 1991 yılında -1 yıllık çalışma sonunda- Freddie Mercury’nin hayattayken çıkan son albümü olan ‘Innoendo’ piyasaya çıkar. Çok zayıflayan ve ayakta zorlukla duran Freddie, albüm kayıtlarını çok zor tamamlayabilir. Arkadaşlarından olabildiğince çok şarkı yazmalarını ve ölmeden önce bu şarkıları seslendirmek ister. Albümde aynı adlı şarkı, şarkının ortasındaki ‘flamenko’ bölümüyle dikkat çekmektedir ve gitarları Yes Grubu Gitaristi Stevie Howe çalmıştır. Parçanın klibi ise Wembley konseri görüntülerinin animasyon olarak birleştirilmesinden oluşturulmuştur.

Show Must Go On!

‘Show Must Go On’ herkes tarafından Queen efsanesinin devam etmesine gönderilen bir mesaj olarak algılandı.’These Are The Days of Our Lives’ Freddie Mercury’nin son oynadığı klip olarak tarihe geçti. Freddie Mercury albüm çıktıktan 9 ay sonra, 45 yaşında, 24 Kasım 1991’de hayatını kaybetti. 20 Nisan 1992’de; 72.000 kişinin katıldığı - Freddie Mercury anısına- bir konser düzenlendi. Konserin ilk bölümünde, konsere katılan gruplar kendi şarkılarını yorumlarken, ikinci bölümde ise Queen şarkıları grubun kalan üyeleri Brian May, Roger Taylor, John Deacon eşliğinde söylenmişti. Konser daha sonra 2002’de, 2 DVD olarak yayınlandı.2 018 yılında, Freddy Mercury’nin hayatını anlatan ‘Bohemian Rhapsody’ filmi yayınlandı. Eğer halen izlemediyseniz sakın kaçırmayın derim! Muhteşem bir oyunculuk (Rami Malek’in Freddie Mercury performansı) eşliğinde grubu tanıyacaksınız! Film Oscar ödül töreninde; ‘En İyi Erkek Oyuncu, En İyi Kurgu, En İyi Ses Kurgusu, En İyi Ses Miksajı’ dallarında toplam 4 ödülün sahibi oldu. İngiltere’de ‘Bohemian Rhapsody’e saygı duruşu niteliğinde bir dizaynla Queen için madeni hatıra parası bastırıldı. Paranın üzerinde grubun logosu ve çaldıkları enstrümanlar yer alıyor. Ve Queen Ekim 2002 yılında, Hollywood bulvarında yıldız sahibi oldu !

Freddie Mercury Olmadan ‘Queen’ Olur Mu?

John Deacon’ın müziği bırakmasıyla; aktif olan 2 grup üyesi Brian May ve Roger Taylor 2004 yılında Paul Rodgers ile beraber turneye çıktılar. 2008 yılında beraber 14 yeni şarkıdan oluşan ‘Cosmos Rocks’ adında tek stüdyo albümünü çıkardılar. Sonrasında Adam Lambert ‘la çalışmaya başlayan iki grup üyesi, birlikteliklerini günümüze kadar getirdiler. Bu 2 vokalle yapılan 2 proje, Freddie Mercury’siz Queen olmaz gerçeğini doğrulamış oldu!

Kuşkusuz Queen’in bu kadar başarılı olmasında Freddie Mercury gibi karizmatik, özgüveni çok yüksek, konserlerde sahne canavarına dönüşen, muhteşem söz ve beste yapabilen, eşiz, belki de dünyanın en iyi sesine sahip Freddie Mercury’nin payı çok büyüktür. Konuşma sesi bariton iken, şarkı söylediğinde tenor ses aralığına çıkmak gibi çok az rastlanan bir özelliğe sahipti. Birçok eleştirmen ve ünlü müzik dergileri tarafından, ‘dünyanın en iyi sesi’ kabul edilen Freddie Mercury’nin sesini duyduğunuzda; cennetten bize uzanan bir yolda, bizleri bu dünyadan alıp götüren sihirli bir anda buluveririz kendimizi! Queen dinlediğimiz her şarkısında, bizi bu dünyadan alıp adeta cennetin kapılarına götürüyor! Bu eşsiz şarkıları ve müzik ziyafetini dinlemeden bu dünyadan geçip gitmeyin derim..

Bir diğer efsane The Beatles rock grubunu anlattığımız yazımızı da linkten okuyabilirsiniz..