Sahra Çölü İle İlgili İlginç 9 Bilgi

Cahil Uzman yazdı. 18 Kasım 2021 286 okunma

Sahra Çölü kimi insanlara göre alabildiğine uzanan romantik kum havuzu, kimine göre ise gereksiz toprak parçasıdır. Afrika kıtasındaki 10 ülke boyunca uzanan ve haliyle dünyanın en geniş çölü olan Sahra, aynı zamanda yaşam şartları açısından dünyanın en zorlu bölgeleri arasındadır. İnsanların ortalama bir duşlarında harcadıkları su miktarı, Sahra Çölü’nün aldığı yıllık ortalama yağış miktarına denktir. Üstelik bununla da bitmez, Sahra Çölü’nde pek çok ilginç şey yaşanır. İşte Sahra Çölü ile ilgili ilginç bilgiler…

1. Sahra Çölü ile İlgili Genel Bilgiler

  • Sahra, gezegenimizin en büyük sıcak çölüdür. Soğukları da dahil olmak üzere diğer çöller arasında 3. sırayı alır. İlk iki sırayı Antarktika ve Kuzey Kutup soğuk çölleri alır.
  • Çölün ismi Arapça ‘sahara’ kelimesinden gelir; anlamı ‘büyü’ demektir.
  • Sahra’nın pek çok bölümü vardır. Bazıları Batı Sahra, Air Dağları, Ahaggar Dağları ve Libya Çölü’dür.
  • Afrika kıtasının %31’ini Sahra Çölü kaplar. Çölün uzandığı 10 ülke Libya, Nijer, Cezayir, Mısır, Çad, Mali, Sudan, Moritanya, Tunus ve Batı Sahra’dır.
  • Çölün toplam alanı 9 milyon km2’dir. Yıllık 250 milimetrenin altında yağış aldığı zamanlarda çölün alanı 11 milyon km2’ye kadar çıkar.
  • Sahra’nın en büyük tepesi Emi Koussi’dir.
  • Çöl genellikle sert kayalık platoların yer aldığı bölgeden oluşur. Küçük kısmı kumla kaplı düz araziden meydana gelir.

2. İklim Değişikliği Süreci

Sahra Çölü şimdilerde size son derece kurak ve yaşaması neredeyse imkânsız yerler arasında gibi görünebilir. Ancak zamanında bu çöl, adeta Sahra Yağmur Ormanları’ydı. Günümüzden yaklaşık 10500 sene önce Sahra Çölü, kimlik krizi olarak adlandırılabilen olayı yaşadı. Elbette bu kimlik krizi, biz insanların yaşadığı gibi ekonomik ya da ruhsal krizlere benzemiyordu. Bu kriz, kocaman Sahra alanındaki yeşillerin sarıya dönüşmesiydi. Yaşadığı krizden önce Sahra, binlerce yıl gezegenimizin yeşillerin bol, suyun gürül gürül ve canlı çeşitliliğinin son derece fazla olduğu bölgeleri arasındaydı.

Aniden bölgeyi etkisi altına alan muson yağmurları toprağı verimli hale getiriyor ve yerel halkın tarım yapmasını sağlıyordu. Fakat yaklaşık 7300 ile 5500 sene önce bu yağmurların gelişi azaldı ve bölge, dünyanın kurak alanlarına benzemeye başladı. Sonraki gelişmeleri az çok tahmin edebilirsiniz. Ayrıca kimi arkeologlar çölün insan etkileriyle çöl haline geldiğini düşünür. Onlara göre Sahra, hatalı tarım ve hayvancılık uygulamaları sebebiyle kuraklaşmıştır.

3. Sahra Çölü ve Kar Maceraları

Sıcak çöllerle kar yağışını aynı karede hayal edemiyor olabilirsiniz. Ancak kar Sahra Çölü’ne kimi zaman uğrar. Örneğin Aralık 2016’da Sahra Çölü’nün Cezayir’in Ain Sefra kentine denk gelen kısmında, 37 sene aradan sonra ilk kez kar yağmıştır. Ain Sefra’da kar yağmasını sağlayan en önemli faktörler arasında şehrin deniz seviyesinden 1078 metre yüksekte olması vardır.

Benzer şekilde yine Ain Sefra kentine, 2017 senesinde de kar yağışı gerçekleşmiştir. Hatta bu sefer kar miktarı kardan adamlarla oynamaya yetecek kadar çok olmuştur. Şaşılacak şekilde 2018’de bölge yeniden kar yağışına tanıklık etmiştir. Hatta kimileri, bölgeye 3 sene üst üste kar yağmasının Ain Sefra’nın yeni normalinin bu olduğu anlamına geliyor olabileceğine inanır.

4. Sahra Çölü’nde Kaybolan Maraton Koşucusu

Kulağa milyonları ekrana kilitleyecek muhtemel filmin adı ya da konusu gibi geliyor olsa da bu başlık tamamen gerçek hikâyeye dayanır. 1994 senesinde 6 gün süren Sables Maratonu’nda koşan 39 yaşındaki sporcu Mauro Prosperi, kum fırtınasına yakalanarak talihsizliğini kanıtladı. Mauro Prosperi ertesi gün kaybolduğunu anlayınca idrarını boş su şişesine yapmaya başladı. Daha sonra Sahra Çölü’nde cami ile karşılaşan sporcu, terk edilmiş yapıda yaşayan yarasaları yakalayarak başlarını kesti. Evet, Mauro Prosperi hayatta kalmak için kendi idrarını ve yarasa kanlarını içti.

Gerçekliğine inanamayacağınız kadar tuhaf hikâye gibi görünüyor olsa da Mauro Prosperi, film sahnelerini aratmayan bu atılımları sayesinde hiçliğin içinde ölüme karşı muazzam şekilde mücadele etmiştir. Bu çabalarına rağmen kısa süre sonra öleceğini düşünen Prosperi, ölüm anına daha hızla yaklaşmak için bileklerini kesse de kanı, dehidrasyon süreci nedeniyle oldukça zor akıyordu. Böylelikle tekrar yürümeye başladı, kendi idrarını içti ve yılan, kertenkele gibi çöl hayvanlarını avlayarak karnını doyurdu. Sonunda, mucizevi şekilde nihayet kurtarıldı. İşte tek bedende umudun ve umutsuzluğun hikâyesi…

Konuyla ilgili doğada hayatta kalma temalı en iyi 20 film listesini de inceleyebilirsiniz.

5. Sahra Çölü'nün Dinozorları

Sahra Çölü bir zamanlar dinozorlara da ev sahipliği yapıyordu. 65 milyon yıl önce neslinin tükendiğine inanılan dinozorların kimi türleri, Sahra Çölü’nü evleri ilan etmişti. Örneğin ‘Velociraptor’ Sahra’da yaşamış olan en bilindik dinozor türleri arasındaydı. Ayrıca zamanında tropikal cennet olan Sahra Çölü’nün Mısır bölgesinde ise otçul dev dinozor ‘Mansourasaurus’ yaşamaktaydı.

6. Sahra’nın En Sevimli Yerlisi Benekli Kedi

Kafası koparılan yarasalar ve idrar içen maraton koşucusu konuşması ya da okuması çok da sevimli konulardan değildi. Artık güzel şeyler duyma vakti!

2017 yılının ekim ayında Sahra Çölü’nün Fas sınırları içerisinde yer alan bölgesinde yaşayan Benekli Kedi tespit edilmiştir. Benekli Kedi ismini daha önce hiç duymamış olabilirsiniz. Bu tür doğada rastlanması neredeyse imkânsız olan kedi türüdür. Onları her ne kadar evlerimizde besleyip sokaklarda oynadığımız kedilere benzetsek de Benekli Kedi türü normal kedilere göre daha ufak tefek boyutlardadır. Ayrıca diğer ilginç özellikleri ise, Benekli Kedi’lerin ayak izi bırakmıyor olmasıdır.

7. Sahra Çölü’ne Altın Hücum

Modern çağımızda altın madenine hücum edilmeye başlanan yer Sahra Çölü’nden başkası değil! Batı Afrika ülkelerinden Nijer’de başlayan altın kaynağı söylentileri, Sahra Çölü’nün aniden altın avcılarının istilasına uğramasına yol açmıştır. Ancak bu altın efsanelerinin pek çoğunun yanlış olduğu kısa zamanda ortaya çıkmıştır.

8. Gezegenimizde Kaydedilen En Yüksek Sıcaklık

Acaba Sahra Çölü’nde mi ölçüldü? Dünyanın en yüksek sıcaklığı konusunda Sahra Çölü ve Kaliforniya öyle rekabet içerisindeler ki liderliği kimseye bırakmıyorlar. İklim bilimini analiz ve rapor eden Climate Central, 10 Temmuz 1913’te Kaliforniya’da bulunan Ölü Vadi’de hava sıcaklığının 56,6°C’ye kadar çıktığı kaydetti. Ancak 1922 senesinde Libya’nın El Aziziye şehrinde 58°C sıcaklık ölçüldü. Üstelik Libya’da kırılan bu rekor 90 sene süresince hiç tahtından inmedi. Guiness Rekorlar Kitabı’na göre ise, daha sonra en yüksek ısının ölçüldüğü bölge Kaliforniya olarak kaydedildi.

El Aziziye şehri Akdeniz’e son derece yakın konumuyla dikkat çeker. Haliyle 58°C sıcaklığın görülme olanağı fazlasıyla düşüktür. Bu sıcaklığın ölçüldüğü gün El Aziziye bölgesinin çevresindeki ısı 7°C daha azdı. Bu sebeple şehirde ölçüldüğü iddia edilen 58°C sıcaklık kulağa pek mantıklı gelmedi. Yani diyebiliriz ki Sahra Çölü son derece sıcak olsa da aşırı sıcaklıkların görüldüğü bölgeler arasında yer almaz. Bölgede bugüne kadar ölçülen en yüksek sıcaklık 50,7°C ile Batı Sahra’daki Semara şehrinde yaşanmıştır.

9. Kum Fırtınaları

Şaşılacak şey değil, Sahra Çölü’nde yaşanabilecek en olası hava olayı kum fırtınasıdır. Uzaktan denk geldiğimiz görüntülerde epey eğlenceli gibi görünebilen kum fırtınaları esasında gerçekte yaşamak istemeyeceğimiz hava olayıdır.

NASA 2011 senesinin mayısında, 1120 km çapında kum fırtınası fotoğraflamıştır. Bu, neredeyse ülkemizin çok büyük alanını kaplayabilecek büyüklükte dev fırtınanın derecesidir. Peki kum fırtınaları neden meydana geliyor diye soracak olursanız, cevabı burada: Çöllerde zemini tutabilecek bitki kökleri bulunmaz. Üstelik zemine baskı uygulayabilecek su kaynağı da olmayınca ve aşırı sıcaklıklar da bu faktörlerle birleşince hava, yer seviyesinde kararsız karakter gösterir. Yerdeki bu kararsız hava, çöldeki kumları savurmaya başlar. En sonunda ortaya çıkan şey kum fırtınasından başkası değildir.