Türkiye’de Nesli Tükenen Bitkiler - Anadolu'da Artık Göremeyeceğimiz 13 Bitki
- 15 Şubat 2021
- 6.889 okunma
Dünyamız, tabiatın eşsiz doğasını ve mucizelerini milyarlarca yıl öncesinden bizlere açmış ve nice yaşam izlerini sürmemiz için geçmişten bugüne tarihini, coğrafyasını inceleme adına imkanlarını beraberinde sunmuştur. Yeryüzü üzerinde her canlı türünün ait olduğu ekolojik çevre belirli sınırlara dahil olsa da zaman zaman doğal yaşamlar birtakım müdahaleler yüzünden etkilenmiştir. Tarım sektöründen endüstri çağına geçildiğinde kapitalist düzenin de etkisiyle, tabiat ürünlerini kullanmak, arazi açmak, yer altı kaynaklarının kullanımı gibi bazı beşeri faktörler yüzünden birçok bitki türü zaman içinde popülasyonunu kaybederek yok olmuştur. Günümüze değin yok olmuş türler ve yok olma tehlikesi gösteren pek çok bitki çeşidi “Dünya Doğa ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği” (IUCN) adındaki uluslararası bir kuruluş tarafından kırmızı listeye alınmıştır. Gelin şimdi dünyada nesli tükenen bitkiler ve özellikleri hakkında bir derleme yaparak onları tanıyalım.
Sophora Toromiro bitkisi, uzak doğuya ait bir endemik tür olarak bilinmekteydi. 17. yüzyılın ilk yarısında başlayan doğa tahribatına neden olan arazi açma çalışmalarından sonra toromiro türüne ait olan bu bitkilerden çok az sayıda kalmıştır. Türünün tamamen yok olduğu zamanın 1960’lı yıllara denk geldiği belirtilmektedir. Bu dönemlerde Jardin Val Rahmeh adındaki bir Fransız botanik uzmanının botanik bahçesinde bu bitki türü için yapay iklimlendirme koşulları ile koruma altına almayı denediği belirtilmiştir.
Ayrıca 4 mevsim çiçek açan bitkiler ve özellikleri bilgilerine de bakabilirsiniz.
Adiantum cinsi olan adiantum lianxianense, tropikal ve subtropikal iklime uyum göstermiş bir türdür. Çin’in güneyinde yer alan Guangdong bölgesinde yaşam alanı bulmuş nemli topraklara uyumlu bu türün habitatının kaybolarak yok olduğu yönünde açıklamalar yapılmıştır. Eğrelti otları ailesine mensup olan bu tür, çatallı yaprak yapısıyla dikkat çekmiştir. 2004 senesinde IUCN tarafından kırmızı listeye alınarak türünün bittiği söylense de habitatının değiştiği ve 2011 senesinde Guanxi bölgesinde yetişmiş olduğu belirtilmiştir.
Seyşeller bölgesine bağlı Mahe adasında habitatına rastlanmış olan Denizanası ağacı, ismini kabuğunun içinden çıkan denizanası şeklindeki görünümünden dolayı almıştır. Neslinin tükenme noktasına geldiği 70’li yıllarda sayısının çok az kaldığı belirtilen, yok olmaya yüz tutmuş bitki türlerinden biridir.
Hawaii adasının endemik bir bitkisi olan Adenofor Periens’in yaşam alanı volkanik dağ yamacı ve ıslak yağmur ormanlarında yer alan ağaçlardır. Uzunluğu 40 cm’e ulaşan bitkinin yaprağı tüylerle kaplıdır.. Adaya özgü bir tür olması, yayılma alanında sınırlama getirmiştir.
Yaşam alanı bulduğu yerin özellikleri de dikkate alınınca tehditlere açık olması normaldir. Jeotermal hareketlilik, volkanlardan yayılan gazlar ve yabani domuzların istilası bu bitki türünü tehdit etmiştir. IUCN tarafından 2019 senesinde kırmızı listeye dahil edilen bu bitki türünün yok olma noktasında olduğu belirtilmişti.
İlk olarak varlığı Avustralya’da çıktığı belirtilen Cooksonia bitkisinin, yeryüzünün ilk toprak bitkisi olduğu ve zaman içinde evrimleştiği söylenmektedir. Bu bitkiye ait fosillerin ilk numuneleri 1937 senesinde tespit edilmiştir. Bitkinin sapları arasında yer alan kalın koyu renkteki şeridin su taşıma dokusu olduğu belirtilmektedir. Cooksonia türü de yıllar öncesi nesli tükenmiş bitki türleri arasında yer almaktadır.
Kutsal Helena bitkisi, pembe çiçekleri olan zeytin ağacı olarak da kabul edilen bir tür. Sanayide bitkisel yağ üretimi için kullanılan ve tahrip edilen kutsal Helena ağacı, insanların ticari amaçlı bitki soykırımı sonucunda yok olmuş bir türdür.
Doğu ve Güneydoğu Asya ülkeleri, Avustralya ve Amerika’da kendisine habitat edinmiş olan Thismia bitkisi de nesli tükenen bitkiler arasında yer alır. Kırmızı turuncu rengi ve üç damarlı görüntüsü ile dikkat çeken Thismia bitkisinin kökleri derinde ve büyük bölümü toprak altında olan bir türdür.
Thismia bitkisi, IUCN tarafından nesli tükenmiş bitkiler sınıfına dahil edilmiştir.
Şili ve Paskalya adalarına özgü endemik bir bitkidir. Sarı ve turuncu parlak renkleri olan ve ilginç kök yapısıyla dikkat çeken bir güzelliğe sahip Şili sandal ağacı, bitkisel yağ üretimi için kullanılmış, bunun sonucunda doğal yaşam dengesini kaybederek, nesli yok olan bitki türleri arasına girmiştir.
Tüylü yeşil ve ananasa benzer görünümüyle ilgi çeken Güney Afrika’ya ait Limpopo kentinde kendisine habitat bulmuş olan Venda Cycad isimli bu bitki, 25 sene öncesi varlığı tespit edilip kayıtlara yansımıştır. Kontrolsüz şekilde kişilerin yağmalaması sonucu venda bitkisi doğal ortamını kaybetmiş ve yok olmuştur.
Sitemizden güneş istemeyen salon bitkileri ve özellikleri yazımıza da bakabilirsiniz.
Tanzanya’ya ait güney doğunun ormanlık alanlarına mensup, dikensi, parlak kırmızı renkli bu çiçeğin 1998 senesinde neslinin tükendiği bildirilmişti. Mercan ağacı olarak da bilinen bu bitki türüne 2001 senesinde son bir kez daha rastlanmıştır. Sayısının ise 50’nin altında olduğu ve korumaya alınmadığı yönünde bilgi aktarılmıştır.
Dünyamızı bizimle paylaşan pek çok canlı bu ekoloji içinde bir döngünün ayrılmaz halkası gibidir. Bugün aldığımız oksijenden, atmosferin yapısına kadar doğanın bu düzeni, içinde yaşayan her canlı için vazgeçilmez yaşam kaynağıdır. Dünyadaki yaşamın temel çatısını oluşturan yeryüzü üzerindeki tüm canlı türleri bu sistemi dengelemektedir.
Endüstri sektöründeki hızlı ilerleme ve kaynak arayışlarının artması sonucu son 250 yılda yaklaşık 600 bitki türünün dünya üzerinde yok olduğu belirtilmektedir. Bu hızlı yok oluşun tahmin edilenden çok daha fazla olduğu, nesli tükenen hayvanlara kıyasla 2 kat daha hızlı gerçekleştiği açıklanmıştır.
Bitki türlerinin en fazla yok olduğu türlere ait bölgeler daha çok tropik-subtropik ada ülkeleri olarak bilinmektedir. Sıklıkla tahrip edilen kullanıma açılan ormanlık arazilerin bulunduğu ülkelerden, Endonezya’da yer alan Sumatra Adası’nı buna örnek gösterebiliriz.