Yanardağlar İle İlgili 17 İlginç Bilgi

  • Cahil Uzman yazdı.
  • 12 Kasım 2021
  • 431 okunma

Yanardağların aslında iç ve dış tektonik plakalar arasında iletişim kuran kanallar olduğunu biliyor muydunuz? İç tektonik plaka çok yüksek sıcaklıklara ulaşır ve magma olarak bildiğimiz şeye dönüşür. Ardından patlar ve yüzeyden dışarı çıkar. Volkanik patlamalar yavaş ve sessiz süreçlerdir; dolayısıyla bu büyüklükte olayların gerçekleşmesi yıllar sürebilir.

Volkanik patlamanın yakın tarihten örneği, ana Hawaii adasında bulunan Kilauea yanardağıdır. Kilauea milyonlarca yıl sürebilen ve tekrarlayan püskürmelere sahip yanardağ türüdür. Ardışık volkan patlamaları sayesinde Hawaii Adaları oluşmuştur. Üstelik en büyük Hawaii Adası bu sayede genişlemeye devam eder. İşte yanardağlar ile ilgili ilginç bilgiler…

1. Yanardağ Nedir?

Yanardağ Nedir?

Yanardağlar, dünyanın jeolojik mimarlarıdır. Gezegenimizin yüzeyinin %80’inden fazlasını oluşturmuşlardır ve yaşamın gelişmesini sağlayan temeli atmışlardır. Yanardağların patlayıcı gücü, kraterler kadar dağları da şekillendirir. Lav nehirleri kasvetli manzaralara yayılır. Ancak zaman geçtikçe elementler bu volkanik kayaları parçalar, besin maddelerini taşlardan kurtarır ve medeniyetlerin gelişmesini sağlayan önemli ölçüde verimli topraklar yaratır.

Her kıtada, hatta Antarktika’da bile yanardağlar vardır. Bugün dünya çapında yaklaşık 1500 volkanın potansiyel olarak aktif olduğu kabul edilir; bunların 161’i (yani %10’dan fazlası) Amerika Birleşik Devletleri sınırlarındadır.

Tabii her yanardağ aynı değildir. Bazıları Pinatubo Dağı’nın 1991’deki patlaması gibi püskürmelerle canlanırken, diğerleri Hawaii’deki Kilauea’nın 2018 etkinliği gibi coşkulu patlama olarak bilinen durumda lav nehirlerini püskürtür. Bu farklılıkların tümü, erimiş aktiviteyi yönlendiren kimya sayesindedir. Püskürmeler genellikle magma daha az akıcı olduğunda, gazın kaçmasına ve magmanın yanardağın yamaçlarından aşağı akmasına izin verdiğinde gerçekleşir. Patlayıcı püskürmeler ise, viskoz erimiş kaya gazları hapsettiğinde meydana gelir ve şiddetli şekilde serbest kalana kadar basınç oluşturur.

2. Yanardağların Oluşma Süreci

Yanardağların Oluşma Süreci

Dünyadaki volkanların çoğu, tektonik plakaların sınırları boyunca oluşur. Bu plakalar gezegenimizin litosferinin sürekli değişen, birbirine çarpan devasa genişlikleridir. Tektonik plakalar çarpıştığında, biri genellikle dalma bölgesi olarak bilinen yerde diğerinin derinliklerine dalar.

Aşağı inen plaka dünyanın derinliklerine battıkça sıcaklıklar ve basınçlar tırmanarak kayalardan su salar. Su üstteki kayanın erime noktasını hafifçe düşürür ve yüzeye doğru ilerleyebilen magmayı oluşturur.

Fakat tüm yanardağların oluşumu dalmayla gerçekleşmez. Oluşumun başka yolu da sıcak nokta volkanizması olarak bilinen şeydir. Bu durumda, tektonik plakanın ortasındaki magmatik aktivite bölgesi ya da sıcak nokta, volkanı oluşturmak için kabuğun içinden geçebilir. Sıcak noktanın büyük ölçüde durağan olduğu düşünülse de tektonik plakalar, yüzeyde volkan ya da ada oluşturarak yavaş yürüyüşlerine devam eder.

3. Yanardağlar Nerede?

Yanardağlar Nerede?

Dünyadaki aktif volkanların yaklaşık %75’i Güney Amerika’nın güney ucundan Kuzey Amerika’nın batı kıyısı boyunca, Bering Denizi’nden Japonya’ya, ardından Yeni Zelanda’ya uzanan 25.000 mil uzunluğunda ve at nalı şeklinde bölge olan ‘ateş çemberi’nin etrafında konumlanır. Bu bölge Pasifik ne Nazca levhalarının kenarlarının başka tektonik levhalara dayandığı yerdir. Ancak daha da önemlisi, bu halkanın volkanları jeolojik olarak bağlantılı değildir. Diğer deyişle, Endonezya’daki volkanik patlama Alaska’dakiyle ilgili değildir ve meşhur Yellowstone süper volkanını harekete geçiremez.

4. Yanardağların Tehlikeleri

Yanardağların Tehlikeleri

Volkanik patlamalar, lav akıntılarının yanı sıra pek çok tehlikeyi de beraberinde getirir. Aktif püskürmeler sırasında yerel yetkililerin tavsiyelerine kulak vermek ve gerektiğinde bölgeleri tahliye etmek çok önemlidir.

Belirgin tehlikeler piroklastik akıntılar, sıcak kaya çığları, kül ve saatte 450 mil gibi yüksek hızlarla yokuştan aşağı inen zehirli gazlardır. Örneğin buna benzer olay, MS 79’da Vezüv Yanardağı’nın patlamasından sonra Pompeii ve Herculaneum halkını yok etmişti.

Benzer şekilde, lahar adı verilen volkanik çamur akıntıları da çok yıkıcı olabilir. Bu hızlı akan çamur ve enkaz dalgaları, yanardağın yanlarından aşağı akarak tüm yerleşim yerlerini gömebilir.

Kül ise diğer volkanik tehlikedir. Kamp ateşinden sonra kalan yumuşak, kabarık odun parçalarının aksine volkanik kül, her biri iki milimetreden daha kısa olan keskin kaya parçalarından ve volkanik camdan oluşur. Yükselen magma içindeki gazlar genişledikçe kül oluşur ve yanardağın ağzından patlarken soğuyan kayaları paramparça eder. Tehlikeli olan sadece solunması değildir, aynı zamanda ağırdır ve hızla birikir. Volkanik kül, zayıf yapıları çökertebilir, elektrik kesintilerine neden olabilir ve patlama sonrası kürekle uzaklaştırılması epey zordur.

5. Yanardağ Patlamaları Tahmin Edilebilir Mi?

Yanardağ Patlamaları Tahmin Edilebilir Mi?

Volkanlar, bekleyen patlama konusunda bazı uyarılar verir ve bu bilim insanlarının büyük nüfus merkezlerinin yakınındaki herhangi bir volkanı yakından izlemesini hayati hale getirir. Uyarı işaretleri arasında küçük depremler, yanardağın kenarlarının şişmesi ve havalandırma deliklerinden artan gaz emisyonu sayılabilir. Bu işaretlerin hiçbiri mutlaka patlamanın yakın olduğu anlamına gelmez ancak bilim insanlarının magma hazırlanırken yanardağın durumunu değerlendirmelerine yardımcı olabilirler. Yine de yanardağın ne zaman patlayacağını, hatta patlayıp patlamayacağını tam olarak söylemek imkânsızdır. Volkanlar tren gibi tarifeye göre çalışmazlar. Haliyle bu, haberler ne derse desin yanardağın patlama için ‘gecikmiş’ olması olanaksızdır.

Everest Dağı tırmanışında şerpaların bilinmeyen özellikleri bilgilerine de bakabilirsiniz.

6. Tarihteki En Büyük Yanardağ Patlaması

Tarihteki En Büyük Yanardağ Patlaması

Kayıtlı tarihteki en ölümcül patlama, Endonezya’daki Tabora Dağı’nın 1815’teki patlamasıydı. Patlama, şimdiye dek belgelenmiş en güçlüsüydü ve 4 mil genişliğinde, 3600 fit derinliğinde krater yarattı. Aşırı ısınmış sıcak kül ve gaz bulutu, gökyüzüne 28 mil fırladı ve çöktüğünde çok sayıda piroklastik akış üretti.

Patlama ve hemen gelen etkileri yaklaşık 10.000 kişiyi öldürdü. Ama tabii ki tek etkisi bu değildi. Atmosfere dağılan volkanik kül ve gaz güneşi gizledi ve dünyanın yansıtıcılığını artırdı, yüzeyini soğuttu. Tüm bunlar yazsız yıl olarak bilinen döneme neden oldu. Bu süre zarfında açlık ve hastalık yaklaşık 82.000 insanı öldürdü.

7. Yanardağlar Hakkında İlginç Bilgiler

Yanardağlar Hakkında İlginç Bilgiler

  • Basitçe söylemek gerekirse yanardağ dünya yüzeyindeki açıklıktır.

Genellikle dağda bulunan bu açıklıklar gazın, sıcak magmanın ve külün yer kabuğunun altından kaçmasına izin verir.

  • ‘Volkan’ kelimesi Romalı ‘Vulcan’ adından gelir.

Peki ‘Vulcan’ kimdi diye merak ediyorsanız o, Roma’nın ateş tanrısıydı!

  • Volkanlar genellikle ‘tektonik plakaların’ buluşma noktasında bulunur.

Bu plakalar, tıpkı yapboz gibi birbirine uyan dünya yüzeyinin parçalarıdır.

  • Volkanlar ‘manto tüyleri’ üzerinde de oluşabilir.

Manto tüylerini hiç duymuş muydunuz? Bunlar, dünyanın içindeki süper sıcak kaya bölgeleridir.

  • Aktif yanardağların ‘tehlike aralığında’ yaklaşık 350 milyon insan yaşar.

Bu, yaklaşık 20 kişiden birinin volkanik aktivite riski olan bölgede yaşadığı anlamına gelir.

  • Volkanlar aktif, uykuda ve soyu tükenmiş olarak sınıflandırılır.

Bu, volkanik aktivite miktarını ifade eder. ‘Aktif’ düzenli faaliyet olduğu anlamına gelir; ‘uykuda’ yakın zamanda faaliyet olduğu ancak yanardağın şu anda sessiz olduğu anlamına gelir; ‘soyu tükenmiş’ ise son patlamadan bu yana çok uzun zaman geçtiği ve yeniden patlama olasılığının düşük olduğu anlamına gelir.

  • Volkanlar çeşitli şekillerde bulunabilir.

Bu coğrafi harikalar, çeşitli şekil ve boyutlarda olabilir ancak iki ana türü vardır: Dik eğimli koni şeklindeki ‘kompozit’ volkanlar ve hafif eğimli geniş ‘kalkan’ volkanlar.

  • Magma ve lav iki farklı şeydir!

Magma, yanardağın içindeki sıcak sıvı kayaya verilen isimdir. Volkandan ayrıldıktan sonra ise lav olarak adlandırılır.

  • Yanardağlar yalnızca karada oluşmaz.

Okyanus tabanında ve buzulların altında da bulunabilirler.

  • Yanardağdan çıkan lavın sıcaklığı 1250°C’ye ulaşabilir!

Lavlar o kadar sıcaktır ki yollarına çıkan her şeyi yakabilirler. Sıcaklığı ölçmek için cam termometre kullanılırsa, o da eriyecektir.

  • Dünyanın en aktif yanardağı Hawaii’deki Mauna Loa’dır.

4169 metre boyunda olan bu jeolojik dev, en son 1984’te patlamıştır.

  • Güneş sisteminin her yerinde yanardağlar vardır.

Diğer gezegenlerin ve uyduların da yanardağları vardır. Güneş sistemindeki en büyük yanardağ ise Mars’ta bulunan Olympus Mons’tur.

  • Volkanik patlama sonrasında yok olan Pompeii kasabası, İtalya’nın en popüler tarihi yerleri arasındadır.

İnanılmaz şekilde, kül birikintileri şehri ve içindeki insan kalıntılarını korumuştur.

  • Dünya üzerindeki yaklaşık 1900 yanardağ aktif olarak kabul edilir, yani patlama olasılığı vardır!

Aktif yanardağların çoğu, Pasifik Okyanusu’nun 40.000 kilometrelik at nalı şeklindeki alanında, ‘Ateş Çemberi’ üzerinde bulunur.

  • Tarihteki kaydedilen en yüksek ses Krakatau adlı yanardağ tarafından yapılmıştır.

Güneydoğu Asya’da bulunan Krakatau 1883’te patladığında 200 megatron enerji açığa çıkardı; bu, 15.000 nükleer bombaya eşdeğerdir.

  • Volkanlar zengin ve verimli topraklar üretebilir.

Zamanla lav ve kül, mahsul yetiştirmek için harika, besin açısından zengin toprak üretmek için parçalanır. Bu yüzden bazı insanlar evini yanardağların yamacında kurmayı sever.

  • Volkanların verimliliğinden yararlanan yalnızca insanlar değil, aynı zamanda kuşlardır.

Maleo kuşları, yumurtalarını sıcak tutmak için volkanların yakınındaki kuma ya da toprağa gömer. Civcivler yumurtadan çıktıklarında yüzeye çıkarlar.

Sıkça Sorulan Sorular

Türkiye’nin volkanik kökenli dağları bulunsa da günümüzde aktif olan volkanı bulunmamaktadır. Yalnızca Erciyes, Hasan Dağı, Büyük ve Küçük Ağrı, Tendürek, Nemrut ve Süphan dağları gibi dağlarda hala gaz ve buhar çıkışları gözlemlenir.

Veriler ülkemizde yaşanan son volkanik patlamanın 1855’te Tendürek Dağı’nda gerçekleştiğine işaret eder.

İlgili Yazılar