Coen Kardeşlere Ait İzlenmesi Gereken Filmler - En İyi 10 Coen Kardeşler Filmi
- 17 Mayıs 2021
- 1.307 okunma
Yine yerli-yabancı gruplaması yapmadan ve kronolojik olarak sıralamanın daha doğru olacağına inandığımız, 12 yapıt. Kaç kere izlersek izleyelim gözyaşlarımıza engel olamadığımız en bilinen ve hatta pek bilinmeyen bu filmlerin çoğu çoktan klasikler arasında yerini almış bulunmakta…
Kahraman’ın, ağabeyi Murat ve ağabeyinin yakın arkadaşı Halit'le birlikte yoksul ama keyifli hayatı vardır. Kahraman'ın en büyük hayali evlerine televizyon alınmasıdır. Bir gün Kahraman halsizleşir, götürdükleri doktor küçük çocuğun kanser olduğunu söyler.
İki arkadaş yokluk içinde olmalarına rağmen küçük çocuk ne isterse yaparlar. Çok istediği televizyonu da almak için ellerinden ne gelirse yaparlar ama paraları hiç yetmez. Bir akşam, bir dükkânın vitrininde gördükleri televizyonu çalarak eve getirirler. Sonunda çocuk için eve bir televizyon getirmişlerdir fakat ne yazık ki Kahraman bunu göremez…
Sophie, bir Nazi kampından sağ olarak kurtulmuş ve birlikte olduğu Nathan sayesinde yaşama nedeni bulabilmiş bir kadındır. Stingo, bu ikili arasındaki inişli çıkışlı ve zorlu aşkın şahididir. Sophie sürekli olarak kâbuslar ve huzursuzluk veren hayaller görürken, Nathan da soykırımın yarattığı korkular yüzünden şizofrenik krizler yaşamaktadır.
Sophie’nin yaşadıklarını Stingo’ya anlatması ile sorunların nedeni açığa çıkmaya başlar. Naziler’in Yahudi esir kamplarından birinde Sophie, kendisinde çok derin yara bırakacak çok zor bir karar almaya daha doğrusu bir seçim yapmaya zorlanmıştır.
Ayrıca Ailece İzlenebilecek Puanı Yüksek En İyi 11 Dizi adlı yazımızı inceleyebilirsiniz.
Çekoslavakya’da yaşayan zengin Alman ailenin çocuğu olan Oskar Schindler, babasının izinden giderek fabrikatör olmak için harekete geçer. Ancak ailesi iflas edince Schindler Almanya’ya giderek, orada tanıştığı zengin Yahudilerin de yardımı ile kendi fabrikasını açar. O sıralarda Almanya’da Naziler Yahudi katliamları yapmaya başlar.
Schindler, bu duruma fazlasıyla karşıdır. Çekoslavakya’da göstermelik bir fabrika daha açar. Fabrika olarak görünen yer aslında Schindler’in Yahudileri koruma altına almak istediği bir sığınma bölgesidir ve Schindler’in elinde bin yüz kişilik Yahudi listesi vardır.
Bir tarihte bir grup eşkıya Cudi dağlarında jandarma tarafından yakalanır. Aradan 35 yıl geçer. Uzun yıllar cezaevinde kalan Baran, çıktığında doğduğu toprakların baraj suları altında kaldığını öğrenir. Köyde karşılaştığı Ceren Ana’dan 35 yılda yaşananları dinler. Onu jandarmaya ihbar eden Mustafa'dan öğrendiği şey ise yıkıcıdır: cezaevine düşmesine neden olan, en yakın arkadaşı Berfo'nun ihanetidir.
Berfo Eşkıya'nın altınlarını ele geçirip, Eşkıya’nın çocukluk aşkı Keje'yi babasından satın alır ve onunla İstanbul'a kaçar. Vicdan azabı çeken Mustafa Baran'ın kendini cezalandıracağını düşünürken, Eşkıya İstanbul yollarına düşmüştür bile…
Nazi işgali altındaki Polonya’da yaşamanın olanaksız hale geldiği bir dönemde, şans eseri esir kampına gitmekten kurtulan ünlü piyanist Wladyslaw Szpilman; Varşova’nın yoksul mahallelerinde hayatta kalma mücadelesi verir.
Varoşlarda sefalet içinde hayat süren müzisyen, orada yaşayan halkla birlikte, kıtlık, yoksunluk ve aşağılanmalara rağmen hayatta kalmayı başarır. Zamanı geldiğinde oradan kaçarak başkentin harabelerine sığınır. Hiç beklemediği bir anda Wilm Hosenfeld isimli Alman subayının yardımıyla hayata dair umudunu yeniden kazanır.
Küçük Deniz, 12 Eylül darbesinin yıktığı hayatlardan birinde yetişmektedir. Annesini hiç görmemiş, gazetede yazar olarak çalışan babası tarafından büyütülmüştür. Babası dışında tanıdığı hiç kimse yoktur.
Babası Sadık, bir gün Deniz'i şaşırtacak bir haberle gelir, Deniz artık babasıyla birlikte, küçük bir kasabada ve hiç görmediği dedesinin yanında yaşayacaktır. Sadık yıllar önce küstüğü babası ile ilk kez görüşüyordur. Aralarındaki küskünlükse kolay düzelir türden değildir. Sadık'ın niye döndüğünü anlamayan aile bir yandan çok sevinmiş diğer yandan da tedirgin olmuştur. Deniz zaman geçtikçe yeni ailesine alışır. Tam her şey düzeliyor derken yaşanan dram herkesi kahredecektir.
Amir ve Hassan 1970’li yılların Afganistan’ında, birlikte büyüyen iki arkadaştırlar. Amir, annesinin ölümünden ötürü, babasının kendisini suçladığını düşünmekte; bu yüzden de Hassan’ı daha çok sevdiğine inanmaktadır. Buna karşılık Amir de, babasının en yakın arkadaşı olan Rahim Khan’a çok saygı duymaktadır.
Bir gün Amir uçurtma yarışmasını kazanır. Hassan, ona bir uçurtma getirmek için koşarak gider fakat o sırada dayak yer ve Amir’in uçurtmasını korumak isterken gasp edilir. Amir bu saldırıyı görür ama korktuğu için Hassan’a yardım etmez. Amir, yıllar sonra bir gün, Hassan ve karısının Taliban tarafından öldürüldüğünü ve çocuğunun zor durumda olduğunu öğrenir. Eski dostunun oğlunu kurtarmak hem bir vefa borcu hem de en büyük görevi olur.
Tesadüf eseri geldiği köyde Zahra ile karşılaşan Freidoune gazetecidir. Zahra, onun gazeteci olduğunu anlamıştır; onunla konuşabilmek için peşine takılır. Yeğeni Soraya önceki gün aynı köyde yaşadığı insanlar tarafından vahşice öldürülmüştür. Yeğenine söz veren Zahra, bu olayın sır olarak kalmaması için elinden geleni yapmaya kararlıdır.
Gazeteciye her şeyi anlatır: Soraya’nın başka bir kasabada gardiyan olarak çalışan kocası Ali, orada gördüğü 14 yaşındaki kız çocuğunu kendine almak bunun için Soraya'yı boşamak ister. Ancak nafaka vermemek için kadını sadakatsizlikle suçlar. Masumiyetini ispatlayamayan Soraya şeriatla yönetilen ülkede recm cezasına çarptırılır ve taşlanarak öldürülür. İşte Zahra’nın amacı, yeğeni Soraya'nın vahşice katledildiğini onun vasıtasıyla tüm dünyaya duyurabilmektir.
Kalabalık bir ailenin öyküsünü anlatan filmde; Doğu'da mayınlar arasında Kürt sınır köyünde yaşayan; zorunlu göç uygulaması nedeniyle doğup büyüdükleri topraklardan, ayrılmak zorunda kalan ailenin bir kısmı şansını İstanbul'da denerken bir kısmı da umudu Norveç'te bulmuştur.
Beş kızdan sonra arzu ettiği oğlan çocuğuna kavuşan Ramo, bir oğlu askere giden, diğeri dağa çıkan Davut, sert karakterli Mamo ve onun kendini her zaman kız gibi hissetmiş olan erkek kardeşi Kadri… Bitmek bilmeyen fırtınalardan kopup gelmiş, yolunu kaybetmiş, çıkış yolu arayan insanların; kendi güneşinden uzaklaşmış ve bir bilinmezliğinde kaybolmuş çocukların hikâyesi.
İkiz kardeşler Jeanne ve Simon, aile dostları olan avukatın çağrısı ile annelerinin ölümünün ardından kendilerine yazılmış bir mektupla karşılaşırlar. Ölen annelerinin mektuptaki son arzusunu yerine getirmek için Lübnan'a giderler.
İkizlerden Simon, önce pek istekli olmasa da bir süre sonra o da kardeşi Jeanne'e eşlik eder. Aradan geçen yıllar, karşılarına karmaşık bir tarih çıkarmakta ancak çocuklar bu serüvenin izlerini sürmeye kararlı şekilde devam etmektedirler. Fakat her geçen gün daha fazla deştikleri geçmiş, ikiz kardeşleri içler acısı gerçeklerle yüz yüze bırakacaktır.
Ayrıca Yayınladığı Dönemlere Damga Vuran IMDb Puanı En Yüksek Netflix Türk Dizileri adlı yazımızı inceleyebilirsiniz.
Çocukluk ve ilk gençlik yılları boyunca yolları Ankara’da kesişen fakat ancak 2010 yılında İstanbul’da tanışan Özgür ve Deniz birbirlerine doğru çekilirlerken, engellerle dolu bir aşkın içinde bulurlar kendilerini.
İki aşığın geçmişlerini izlerken, Türkiye’nin tarihsel süreçlerine de tanıklık etmek mümkün olur. Unutulmaya yüz tutmuş yaygın kültürel unsurlar, müzikler, yaşam biçimleri vs. filmde nostaljik bir atmosfer de yaratıyor. Filmin pek de beklenmeyen sonu onu unutulmazlar arasına koyuyor.
Kızı Ova ve babaannesi ile birlikte Muğla'nın bir kasabasında yaşayan Memo zihinsel engelli genç bir adamdır. İlkokulda okuyan kızıyla neredeyse aynı zekâ düzeyindedir. Çobanlık yapmaktadır. Bir 23 Nisan günü, bölgedeki sıkıyönetim komutanı ailesi ile birlikte ormanda piknik yapmakta iken Memo da orada koyunları otlatmaktadır.
Çocuklar onunla oyun oynarlar. Sonra çocuklar piknik alanına döner. Ancak komutanın kızı Memo ile yakalamaca oynarken çıktığı kayalıklarda ayağı kayarak önce yere düşüp kafasını kayaya çarpar; oradan da denize düşer. Memo da kızın peşinden denize atlayarak çıkarır fakat kız ölmüştür.
Kızını Memo'nun kollarında öylece gören komutan kızını onun öldürdüğünü düşünür ve idam edilmesini ister. Ağır işkencelere ve kötü davranışlara maruz kalan Memo mahkemede idam cezasına çarptırılır. Koğuş arkadaşları ve ailesi Memo'nun suç işlemediğinden emindir ve onu kurtarmanın yollarını ararlar.
Puanı 9,3 ile en yüksek dram filmi Esaretin Bedeli (The Shawshank Redemption)’dir. 1994 yapımı olan film Stephen King’in Kuşku Mevsimi ve Esaretin Bedeli isimli kitabından uyarlanmıştır. Yapıldığı dönemde gördüğü ilgiyi hala kaybetmemiştir ve ilk sıradaki yerini korumaktadır.
2020 senesinde seyirciyle buluşan A Secret Love filmi ve If Anything Happens I Love You kısa filmi dram kategorisinde 7,9 IMDB puanıyla başı çekmektedir. İki filmi de Netflix Türkiye üzerinden izlemek mümkündür.