Michael Sheen Filmleri ve TV Şovları

Etkileyici Hollywood kariyeriyle en saygın aktörler arasında sıralanan Michael Sheen hem eleştirmenler hem de izleyiciler tarafından oynadığı her projede değerli kabul edilir. Öyle görünüyor ki Sheen hemen hemen her rolü üstlenme ve hayata geçirme becerisine sahip! Bunun en belirgin nedeni, oyuncunun drama ve komedi arasındaki uçurumu kolaylıkla aşabiliyor olmasıdır. Üstelik tarihi figürler de ondan soruluyor. Sheen gazeteciden eski İngiliz başbakanına dek defalarca kez gerçek kişileri canlandırmıştır. Gerçek kişileri ne kadar iyi canlandırıyorsa parodik sitcom karakterlerinde de aynı derecede başarılı… Michael Sheen tam anlamıyla bukalemun! O halde bakalım yetenekli oyuncuyu bugüne kadar hangi yapımlarda izlemişiz, işte Michael Sheen filmleri ve TV şovları…

1. The Queen (Kraliçe)

Sheen’inTony Blair rolünü pek çok kez canlandırması pek şaşırtıcı değil. Başarılı aktörün politik figürlerle esrarengiz benzerlikler taşıdığı aşikar! Üstelik Michael Sheen fiziksel benzerliklerini destekleyecek oyunculuk yeteneğiyle avantajlı durumda. Ancak yine de Birleşik Krallık’ın eski başbakanı rolünü (Tony Blair) canlandırdığı en kayda değer yapımın, 2006 senesinde çıkan The Queen filmi olduğunu söyleyebiliriz. Galler Prensesi Diana’nın ölümünden kısa süre sonrasının anlatıldığı filmde Sheen’in Blair rolü son derece önemli olmuştur.

2. The Damned United (Lanet Takım)

2009 senesinde çıkan biyografik film The Damned United’da Michael Sheen, başrolü üstlenmiştir. Tom Hooper tarafından yönetilen film, Leeds United futbol kulübü ve antrenör Brian Clough’u konu alır. Koç Brian Clough rolüyle Sheen, filme gelen övgülerden büyükçe pay almıştır. Hatta o dönemde üç filmde modern İngiliz ikonlarını canlandıran Sheen için, karakterleri esrarengiz şekilde somutlaştıran ve sanki onların içinde kaybolmuş olan aktör denir. Ayrıca usta oyuncunun performansının yanı sıra The Damned United, en iyi fantastik futbol filmlerinden biridir.

3. Midnight in Paris (Paris’te Gece Yarısı)

Hakkında görüş ayrılıkları olsa daParis’te Gece Yarısı Woody Allen’ın son dönem filmografisinde yüksek noktalardan biri olarak kabul edilir. Michael Sheen’in filmdeki rolü ise nispeten önemlidir. Film daha çok Owen Wilson’ı ön plana çıkarsa da Sheen’in rolünü harikulade üstlendiğini kimse inkar edemez. Michael Sheen’in rolü Paul akıllı olduğunu düşünür. Ancak bilgiç adamın doğruluk konusundaki fikirleri biraz sınırlıdır. Ayrıca Paul, aynı zamanda Wilson ve Rachel McAdams’ın rolleri arasındaki aşk üçgenin üçüncü parçası olarak da dikkat çekmektedir.

4. Prodigal Son

Prodigal Son, 2019-2021 seneleri arasında yalnızca iki sezon devam etmiş olsa da IMDb kullanıcılarının yüksek puanlar verdiği yapımlardan biridir. Michael Sheen burada NYPD (New York Police Department) kahramanlarıyla iş birliği içerisinde olan psikolog Malcolm Bright’ın babasıMartin Whitly rolünü canlandırır. Ancak bu rol Sheen için dolu dolu ve konfor alanının dışında karakterlerden biriydi. Bunun başlıca nedeni, karakterin "Cerrah" adı altında tam yirmi üç cinayet işlemiş olmasıydı. Zira seri katili canlandırmak, Tony Blair ya da Brian Clough rolleri gibi ciddi olsa da genel olarak güler yüzlü Sheen’in çalışmalarından biraz uzaktı. Tabii Prodigal Son’ın en iyi bölümlerinin başarılı oyuncunun muhteşem performansına dayandığını öne sürmek hiç de yanlış olmayacaktır!

5. Frost/Nixon

Döneminin Oscar adaylarından olmasına rağmen, 2008 yapımıFrost/Nixon filmi unutulan mücevherlerden biridir. Neyse ki, Ron Howard tarafından yönetilen film aradan on yılı aşkın süre geçmesine rağmen, hala izlenmeye devam eder. Frank Langella’nın performansı, oynadığı rol Nixon kadar müthiş; üstüne Sheen’in onunla David Frost olarak eşleşmesi daha da etkileyici! Frost hiçbir zaman kurnaz gazetecilerden olmayı başaramasa da en azından Nixon ile beraberdi.

6. Masters of Sex

Michael Sheen tv şovlarından diğeri ise Showtime’ın Masters of Sex isimli dizisidir. Burada başrollerden birini üstlenen Sheen için dizi yine yarı biyografi ağır yapımlar arasındaydı. Üstelik 2013-2016 yılları arasında, yani tam dört sezon sürdü. Michael Sheen ve Lizzy Caplan, Washington Üniversitesi’nin cinsellik araştırmacılarını, yani sırasıyla William Masters ve Virginia Johnson rollerini üstlendi. Tarihe sıkı sıkı bağlı kalmadığı ya da gerçek hayattaki karakterler konusunda kesinlik göstermediği tartışılsa da dizi ve iki başrol oyuncusu çok sayıda övgüye layık görüldü.

7. Blood Diamond (Kanlı Elmas)

Michael Sheen, Edward Zwick’in yönetmenliğini üstlendiği Kanlı Elmas filminde pek görünmese de filmin 2006 senesinde bütün olarak epey iyi karşılandığını söyleyebiliriz. Başrollerinde Leonardo DiCaprio, Djimon Hounsou ve Jennifer Connelly’nin bulunduğu film, 1991’den 2002’ye dek süren Sierra Leone İç Savaşı’nın ortasında sıkışıp kalan farklı kişileri konu alır. Filmin en öne çıkan özelliği, terörist Devrimci Birleşik Cephe’nin kanlı elmas arayışının kurbanı haline gelen Solomon Vandy’yi canlandıran Hounsou olmuştur. Sheen ise, esasen, aileleri fidye için tutmaya yardımcı olan karakteri yani gölgeli gaspçıyı canlandırmıştır. Rolü küçük olmasına rağmen, verimliliğinden şüphe etmek yanlış olur.

8. Good Omens

Good Omens kolayca gözden kaçabilecek başarılı o kadar çok arka plan detayına sahiptir ki iki başrol performansının gücü bile unutulabilir. Ancak Amazon’un Good Omens dizisinin izlenmesinin esas nedeni büyük oranda Michael Sheen ve ona eşlik eden David Tennant’ın enerjisinden gelmektedir. Fantastik yazar Neil Gaimon’un eserinden uyarlanan dizi kuvvetli yapım ekibi ve oyuncular gerektirmiş, fakat şüphesiz elde etmiştir. Sheen, yalnızca neşesi bulaşıcı olduğu için rolünü eğlenerek icra ettiğini izleyiciye belli eden aktörlerdendir. Good Omens’te üstlendiği Melek Aziraphale rolü ise tartışmasız bunun en iyi örnekleri arasında yer alır.

9. Good Fight

Paramount+’ın 2019 senesinde yayın hayatına başlayanThe Good Fight dizisinin 3. Sezonundan itibaren Michael Sheen yinelenen rolüyle izleyici karşısına geçti. Dizide Sheen, Rose Leslie’nin Maia’sı ile koordineli çalışan avukat, Roland Blum rolünü canlandırdı. Blum insanların düğmelerine basarak tüm statükoyu alt üst etmeye çabalayan karakterlerden biri! Cinayet davasına bakan avukat olarak Blum tüm işi üstlenmek ister, ancak aynı zamanda sevimli Sheen cazibesini göstermekten de kaçınmaz. Karakter, Michael Sheen’in ana rolde olduğu kadar yinelenen rollerde de ne kadar etkili olabileceğinin kanıtı niteliğinde olmuştur.

10. The Twilight Saga (Alacakaranlık Serisi)

Michael Sheen filmleri arasında yer alan, 2009 ve 2012 seneleri arasında çıkan her filmiyle dünyayı kasıp kavuran The Twilight Saga’yı bilmeyen yoktur! Sheen, Aro rolüyle, serinin son filmi olan Şafak Vakti: Bölüm 2’deki son görünümünden önce Yeni Ay’da kendini tanıtmıştı. Aro, Bella (Kristen Stewart) ve Edward’ın (Robert Pattinson) karşı karşıya kaldığı vampir dünyasının baskın meclisi Volturi’nin üç liderinden biri konumundaydı. Başarılı oyuncu burada uzun siyah peruğu, bembeyaz makyajı ve "işkence" olarak tarif ettiği kırmızı kontakt lensleriyle soğukkanlı vampir kişiliğinden asla şüphe ettirmiyordu.