Japon Yemek Kültürü Özellikleri Nelerdir?
- Minik Tospik yazdı.
- 27 Ağustos 2021
- 744 okunma
Japonya’da yemek, epey ciddi işler arasındadır. Çoğumuz yediğimiz ya da yiyeceğimiz şeyleri düşünmek için çok zaman harcayabiliyoruz ancak Japon yemeklerinin hazırlanması, tüketilmesi ve takdire layık görülmesi konusunda ne kadar düşünüldüğü hala şaşırabileceğiniz şeylerdendir. Japonya’da başka hiçbir yerde göremeyeceğiniz yemek takıntıları bulunur. Yemek yemeyi, yemek, kültür ve mutfak geleneklerini keşfetmeyi seviyorsanız, Japonya dünyada seyahati yapılacaklar listenizin başında olmalıdır. İşte, Japon yemekleri hakkında bilmeniz gereken bazı özellikler…
1. Japon mutfağı, kültürel önemi sebebiyle Birleşmiş Milletler tarafından tanınan 3 ulusal yemek geleneği arasındadır.
2013 yılında, BM’in kültürel kuruluşu olan UNESCO, geleneksel Japon mutfağını ya da Washoku’yu Somut Olmayan Kültürel Miras listesine eklemiştir. Bu da yeme biçiminin korunmasının geleneksel kültürün hayatta kalması için hayati önem taşıdığı anlamına gelir. Japon mutfağı, Fransız yemeklerinden sonra bu şekilde onurlandırılan ikinci ulusal geleneksel mutfak olmuştur.
2. Japon yemekleri mevsimlik malzemeler ve tatlar kullanılarak özenle hazırlanır.
Japon yemekleri, yemeğin kendisi kadar hazırlık ve sunumla da ilgilidir. Sunulan her öğeye çok fazla önem gösterilir. Japon şefler tüm mevsimleri göz önünde bulundurur ve bulundukları mevsimi temsil eden lezzetlerle en iyi durumda olan malzemeleri özenle seçerler. Mesela ilkbaharın başlarında tadılan her yemek, bu mevsim için tipik lezzet olan acı bileşenleri içerir. Hazırlık bittiğinde ise yemek özenle tabağa aktarılır ve bu bitmiş görüntü genellikle sanat eseri gibi algılanır.
Ayrıca Japonya Hakkında Bilgi: 15 Özelliğiyle Japonya Hakkında İlginç Gerçekler adlı yazımıza göz atın!
3. Sadelik kültürün anahtarıdır.
Yemekler genellikle taze ve basit tatlar içeren birkaç küçük öğeyi içerir. Japon şefler en kaliteli malzemelerle çalışırlar ve yemeğin rengini, tadını ortaya çıkarmak adına mümkün olduğunca az şey kullanırlar.
4. Sarımsak, Şili biberi ve yağın nadir kullanılır.
Pek çok yiyecek katı halde pişirilir, kaynatılır ya da çiğ olarak yenir. Ayrıca baharatı az olur. Umami (Japon yemeklerine özgü zengin tat profili), miso, soya sosu, mantar, deniz yosunu, palamut gevreği ve palamut suyu gibi sadece birkaç malzeme kullanılarak zenginleştirilir. Yiyecekler kızartıldığında hamur ince olur, haliyle çok az yağ emer.
5. Çeşniler çeşitlilik katar.
Yiyeceklere kontrast eklemek ya da lezzetleri geliştirmek için genellikle basit çeşniler eklenir. Hafif daldırma soslar, narenciye, miso, wasabi, turşu ve soya sosu kültüre dahil edilebilir.
6. Porsiyonları az görünür ama aslında hiç de öyle değildir.
Bireysel porsiyonlar küçük olsa da geleneksel Japon yemekleri (kaiseki olarak adlandırılır), çok fazla besin içeren çeşitli yiyecekler barındırır. Doyacağınıza emin olun!
7. Tabak seçimi önemlidir.
Batı kültürleri, uyumlu tabakları takdir etme eğilimindeyken Japon aşçılar, çeşitli renkler, desenler ve şekiller içeren tabakları kullanmayı tercih eder. Özel tabak seçimi önemli ve yine mevsimseldir. Kaliteli restoranlar genellikle antka seramikler ve lake eşyalar kullanır. Ayrıca yemeğiniz size sunulduğunda, yemeğin ne olduğunu sorduktan sonra, yemekler hakkında bilgi vermelerini istemeniz beklenir.
8. Tokyo, dünyanın en iyi restoranlarından bazılarına sahiptir.
14 tane 3 Michelin yıldızlı restoranıyla Tokyo, Paris’i bile geride bırakarak diğer tüm şehirlerden daha fazla ‘en iyi’ restorana sahiptir.
9. Geleneksel restoranlarda düşük ücretle çalıştırılan ‘bekleme’ personeli yoktur.
Çırak şefler bazen restoranlarda balık ya da etle uğraşmalarına izin verilmeden önce 10 yıl çalışır. Bu süre zarfında masaları doldurur, yemek servisi yapar ve pilav yapmak gibi geleneksel işleri yaparlar. Yine de bu çıraklar epey iyi maaş alırlar, hatta onlara bahşiş vermek hakaret olarak kabul edilir.
10. Deniz ürünleri endüstrisi epey büyüktür!
Deniz ürünleri Japon yemek kültürünün önemli parçası olduğu için ülkedeki deniz ürünleri balıkçılığı ve ithalat endüstrisi şaşırtıcıdır. Tokyo’daki Tsukiji Market, taze, dondurulmuş ve işlenmiş deniz ürünleri için dünyanın en büyük toptan satış pazarıdır ve her yıl 700.000 tonun üzerinde deniz ürünü satmaktadır. Ve bu sadece Tokyo’daki 12 toptan balık pazarından sadece 1 tanesidir.
11. Japon yemekleri çok fazla sebze içerir ancak tamamen vejetaryen yemek bulmak zordur.
Japon mutfağı, dünya mutfaklarında tipik olandan çok daha fazla bitki bazlı gıda oranına sahiptir ancak tamamen vejetaryen yemek bulmak hala zordur. Bunun nedeni, pek çok geleneksel yemeğin balık suyunda pişirilmesi ya da üzerine palamut pulları serpilmesidir. Dolayısıyla, dini nedenler, yaşam tarzı ya da alerji nedeniyle deniz ürünlerinden kaçınan yolcular, yeme biçimlerine bağlı kalmakta daha zorlanırlar.
12. Japonlar güzelce hazırlanmış ve hediye paketi yapılmış tatlıları sever.
Japonya’nın her bölgesi, wagashi olarak bilinen farklı tipik geleneksel tatlılara sahiptir. Bu narin kreasyonlar genellikle güzelce sarılmış kutuların içinde, marketlerde ve tren istasyonlarında satılır çünkü bunlar genellikle arkadaşlara ve ailelere hediye olarak verilir. Ancak tatlıları kaldırımda, ayakta dururken ya da halk içinde yürürken yememeye çalışın. Restoranlar ve yemek servisi yapan kuruluşların dışında herhangi bir yerde yemek yemek kabalık olarak kabul edilir.
13. Japonya’nın pek çok yemek kuralı ve görgü kuralı vardır.
Japonya’da yemek dahil olmak üzere yaşamın her yönü için geçerli olan görgü kuralları vardır. Mesela erişte çorbası yerken höpürdetme sesi çıkarmak kibarlıktır ancak pirinçle yapılmış çorbayı yerken höpürdetmemelisiniz. Çubuklarınızı bir kase pirincin içine dik şekilde yapıştırmak, yemek çubuklarınızı yemek yediğiniz kasenin üzerine koymak kadar kaba algılanır. Her zaman çubuk standını kullanmalısınız. Stant yoksa kağıt çubuk paketini çadır şeklinde katlayarak çubukların ucunu bunun üzerine koymalısınız.
14. Tabağınızı dağınık bırakmak kabalıktır.
Tabaklarınızı buruşuk peçete ve çöp yığını ile kapatmamanız gerektiğidir. Bu, restoran personeline ve servis edilen yemeğe saygısızlık olarak algılanır.
15. Sake (Japonların tahıl tozu ve pirinçten yapılan ulusal içkisi) dökmenin epey ilginç yolu vardır.
Restoranlar, ziyaretiniz için teşekkür olarak, genellikle tabağa taşana kadar sake dökerler. Taşan bardak, bolluk ve şükran anlamına gelir.
16. Çay neredeyse sanat dalıdır.
Geleneksel çay uygulaması (chado), kaligrafi, müzik ve tiyatronun yanı sıra Japonya’nın en yüksek sanat biçimlerinden olarak kabul edilir. Bu işle ciddi şekilde ilgilenenler, geleneksel çay sunma onuruna erişmek için yıllarca çalışırlar. Öte yandan kurumsal CEO’ların çay da dahil olmak üzere geleneksel Japon sanatı biçimlerini incelemesi ve öğrenmesi beklenir.
17. Farklı bölgeler, yaptıkları şekerlemelerde yerel olarak yetiştirilen bileşenleri kullanır.
Kuzey Japonya’nın Miyagi eyaletinde (soya fasulyesi üretimi ile bilinir) ‘edemame’, Kuzey Japonya’nın ‘zundamochi’ ve ‘edemame dondurması’ gibi tüm yerel wagashi tatlılarında kullanılır. Hatta kurumsal Nestle, edemame aromalı KitKat çikolatası bile satar.
18. Dünyanın dört bir yanından lüks meyve ve yüksek kaliteli gıda ithalatı yapılır.
Japonya’nın özel çiftçileri, özellikle kavun ve çilek olmak üzere yüksek kaliteli meyveler yetiştirir. Hatta her biri 200 dolara satılan ve dikkatle kontrol edilen şartlar altında yetiştirilen bazı değerli kavun türleri vardır… Öte yandan dünyanın her yerinden yemekten keyif aldığınız başka şeyler varsa muhtemelen onu Tokyo’da bulabilirsiniz. Örneğin Parisli makaron yapımcısı Pierre Herme, Tokyo’da 11 pastaneye sahiptir ki bu sayı Amerika Birleşik Devletleri’nde sıfırdır.
19. Her bütçeye göre yemek seçeneği bulunur.
Japonya’da dışarıda yemek pahalıdır (özellikle Tokyo’da) ancak bütçesi kısıtlı gezginler için de lezzetli ve doyurucu seçenekler vardır. Örneğin, yerel ramen dükkanlarında neredeyse her zaman 10 doların altında doyurucu kaseler bulabilirsiniz. Bunun gibi küçük restoranlar tek yemekte uzmanlaştığı için kalitesi mükemmel olur ve ucuza satabilirler.
Ayrıca Japonya'da Evden Çıkmayan İnsanlar Hikikomori Özellikleri adlı yazımızı inceleyin!
20. Bazı yiyecekleri görmeyi bile mideniz kaldırmayabilir.
Bazı Japon yemek deneyimleri (deniz ürünleri pazarlarına yapılan ziyaretler dahil) hassas kalpler için değildir. Yerel gıda pazarlarında her türden yapışkan ve kıpır kıpır deniz canlıları (bazıları canlı olarak satılır ve hatta yenir), dev ton balıklarının gözbebekleri ve kanla kaplanmış zeminler bulunabilir. Yerel gelenek, deniz canlısının her parçasını ve günlük avını yemektir.
21. Japonya’da kusursuz gıda güvenliği ve temizlik standartları vardır bu nedenle her yerden gıda satın almak güvenlidir.
Süpermarketten ya da metro istasyonundaki dergi satıcısından suşi almak size aynı şekilde güvenli gelmiyor olabilir. Ancak Japonya’da ikisini de rahatlıkla yapabilirsiniz. Kesinlikle hastalanmayacaksınız…
Sıkça Sorulan Sorular
Diyetleri geleneksel olarak soya ve balık ağırlıklı olması kardiyovasküler hastalık risklerinin azalmasında önemli rol oynayabilir. Japonlar ayrıca, kadın ve erkek fark etmeksizin en düşük obezite oranlarına ve en uzun yaşam beklentisine sahiptir.
Japonların %95’i günde 3 öğün yemek yer ve bu yüzdelik dilimin içindeki çoğu insan akşam yemeğini en önemli öğün olarak görür; %80’den fazlası ise genellikle evlerinde ve aileleriyle akşam yemeğini yer.